Erişilebilirlik

Gözler Anayasa Mahkemesi'nde


Yargıtay'ın iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hakkında kapatma istemiyle açtığı davayla ilgili süreçte gözler bu hafta Anayasa Mahkemesi'nde olacak. Mahkeme heyetinin, davayla ilgili iddianamenin ön incelemesini bugün yapması bekleniyor.

Yargıtay'ın, 22 Temmuz 2007'de yüzde 47'lik bir oy desteğiyle iktidarını koruyan AKP'yi 'laiklik karşıtı eylemlerin odağı' olarak gösterip, kapatılması için dava açtığı 14 Mart'tan beri Türkiye'de yükselen siyasi tansiyonun ne tür sonuçlar doğuracağına ilişkin beklenti ve merak, Ankara gündemindeki ağırlığını koruyor. Davanın 'millet iradesine karşı' yapılmış bir adım olduğunu düşünen AKP, siyasi parti kapatmayı zorlaştıracak anayasa değişikliği için zemin yaratmaya çalışırken muhalefetten gelen sert eleştirilerin bir kez daha hedefi oldu.

Davayı Türk demokrasisi için 'kaza' gören ancak bu kazanın gerçekleşmesinde AKP'nin 'istediğimi yaparım' tavrının büyük rol oynadığını iddia eden ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), AKP'nin öncelikle anayasa değişikliğinde ısrar etmemesi gerektiğini savunuyor. CHP'ye göre AKP'nin, üniversitelerdeki türban yasağını kaldırmak için de hareket etmeyip, bu konuyu Türkiye'nin gündeminden kaldırarak siyasetteki tartışmalara bir son vermesi gerekiyor.

Gül Devrede

Muhalefet ve iktidar arasında kapatma davası üzerinden yapılan tartışmalar sürerken, sivil toplum örgütünün siyasetçilere 'sağduyu' çağrısı yapmak için birleşmesi Ankara'daki siyasi trafiği daha da hızlandırdı.

Sivil toplum örgütü temsilcileri, siyasetçilerin 'uzlaşı kültürü' içinde hareket edip, Türkiye'yi daha demokratik bir ortama taşıyacak anayasa değişikliği için çalışılmasını isterken, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de siyasetteki tansiyonu düşürmek için devreye girmişti. Muhalefet parti liderlerini ve sivil toplum örgütü temsilcilerini Çankaya Köşkü'nde kabul eden Gül, 'birlik ve beraberlik' mesajlarına vurgu yapmıştı. Ancak, muhalefetin Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 'geri adım' atmasına ilişkin ısrarına Erdoğan'dan gelen "Geri adım da nedir. Biz, gerekeni yapıyoruz" mesajı, Ankara'daki siyasi tansiyonun daha da yükseleceğine ilişkin işaretler olarak algılanmıştı.

Dikkatler Mahkemede

İşte; siyasette bu tür tartışmalar yaşanırken, AKP'nin kapatılması istemiyle açılan davada, görevlendirilen raportörün iddianameyle ilgili ön incelemesini tamamlamasının ardından rapor Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtıldı. Mahkeme üyelerinin, ön inceleme raporuyla ilgili çalışmalarını tamamlamaları halinde, heyetin bugün toplanması bekleniyor. İşte bu beklenti, Ankara'da tüm dikkatleri Anayasa Mahkemesi'ne çevirdi.

Raportör raporunda, "iddianamesinin iade koşullarının bulunduğu" görüşünün yanısıra "iddianamenin Anayasa Mahkemesi'ne sunulduğu anda kabul edilmiş sayılacağı" şeklinde de görüş bildirmişti. Raportörün raporu, Anayasa Mahkemesi üyeleri için bağlayıcı nitelik taşımıyor. İncelemede herhangi bir eksiklik bulunmaz ve iddianamenin kabulüne karar verilirse ön savunmasını yapması için iddianame AKP'ye gönderilecek.

AKP de yasal olarak 1 ay içinde ön savunmasını verecek. İddianamenin iadesine karar verilirse, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı eksikleri gidererek iddianameyi tekrar Anayasa Mahkemesi'ne gönderebilecek. Ön savunmanın Anayasa Mahkemesi'ne verilmesinin ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, esas hakkındaki görüşünü bildirecek. Bu sürecin devamında, davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Raporun, Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesine dağıtılmasının ardından, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç bir toplantı günü belirleyecek. Üyeler, belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak. AKP hakkındaki kapatma davasını, 11 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak.

Anayasa'ya göre bir siyasi partinin kapatılmasına karar verilebilmesi için nitelikli çoğunluğun oyu aranacak. Buna göre, kapatma kararı için mahkemenin 11 asıl üyesinin en az 7'sinin oyu gerekecek.

XS
SM
MD
LG