New York Times, 49 yıl sonra ilk kez bir Yunanistan başbakanının Türkiye’yi ziyaret ettiğini belirtiyor ve bu ziyaretin gerçekleşmiş olmasının bile başlı başına önem taşıdığını vurguluyor. Ancak haberde, iki ülke arasındaki sorunların çözümünün hiç kolay olmadığı da ifade ediliyor:
"Kıbrıs’ın yanı sıra kronikleşmiş başka sorunlar da var. Müslüman bir ülke olan ve giderek laiklikten uzaklaşan Türkiye, Doğu Ortodoks Kilisesi’nin patriğini küresel bir dini lider olarak tanımıyor. Böyle bir adımın, Türkiye’deki dini azınlıklar arasında ayrılıkçılığı körükleyeceğini iddia ediyor. Başbakan Erdoğan Fener patrikhanesinin ekümenikliğinin kabul edilmesinin söz konusu olmadığını belirtmekle birlikte, 1972 yılında mahkeme kararıyla kapatılan Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılabileceğini ima etti."
Washington Post, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in, Gazze-Mısır sınırını geçen Filistinlilere müdahale edilmemesi yönündeki kararını eleştiriyor. Bu kararın İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı etkisiz kılacağını savunan gazete, bundan Hamas’ın kazançlı çıkacağını öne sürüyor:
"Bush yönetimi ve Avrupa ülkeleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde ve İnsan Hakları Konseyi’nde, İsrailli sivillere karşı günlerdir sürdürülen füze saldırılarını görmezden gelen ve Gazze’ye verilen elektriğin üç gün süreyle kısmen kesilmesini kınamayı amaçlayan girişimlere son vermek için harekete geçmelidir. Hamas ve Gazze halkı, çözümün uluslararası sınırları ihlal etmekten değil, İsrail’e yönelik saldırıları durdurmaktan ve barış sürecinin ilerlemesine izin vermekten geçtiğini artık anlamalıdır."
USA Today, Rusya’nın giderek yeniden güç kazanmasının Amerika açısından bir tehdit oluşturduğu görüşünde. Rusya’nın petrol ve doğalgaz gelirleriyle ekonomik sorunlarını aştığını belirten gazete, Putin’in eski Sovyet İmparatorluğu’nu canlandırmayı hedeflediğini yazıyor:
"Rusya, göz ardı edilemeyecek bir ülkedir. İran ve Ortadoğu da dahil olma üzere Rusya’nın nüfuz alanları, Amerika’nın çıkarları açısından hayati bir önem taşıyor. Ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde de veto yetkisine sahip. Muhtemelen, yeni seçilecek Amerikan başkanı Putin’le satrancı andıran bir nüfuz mücadelesine girecektir. Ayrıca yeni başkanın Rusya’da demokrasinin yerleşmesi için daha fazla baskı uygulaması gerekecektir. Bir başka deyişle, Beyaz Saray’dan verilecek mesajın kişisel dostluk arayışı yerine iyi hesaplanmış bir açık sözlülük içermesi gerekiyor."
Boston Globe, İran’a karşı alınan yeni yaptırım kararlarının Çin ve Rusya’nın da etkisiyle yumuşatıldığını hatırlatıyor. Gazete, Amerika’nın istediği ölçüde sert olmasa da yeni yaptırımların İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ı köşeye sıkıştırabilecek nitelikte olduğunu kaydediyor:
"Yeni yaptırımlar, İranlı liderlere dünyayı kandırmayı başaramadıklarını hatırlatırken, diplomatik bir çözüme de açık kapı bırakıyor. Yeni yaptırımların yumuşak olması, İran’daki iktidar hiyerarşisinde bulunan pragmatik unsurlara, eğer masaya oturup gerçekçi bir anlaşmaya imza atarlarsa, ihtiyaç duydukları yabancı sermayeye ve teknolojiye kavuşabilecekleri mesajını da veriyor. Mart ayında yapılacak parlamento seçimleri yaklaşırken ve Ahmedinecad doğalgaz sıkıntısı nedeniyle onlarca kişinin ölümünden sorumlu tutulurken, İranlılara da Ahmedinecad’ın beceriksizliğinden ve küstahlığından kurtulma zamanının geldiğini hatırlatmak gerekiyor."
"Kıbrıs’ın yanı sıra kronikleşmiş başka sorunlar da var. Müslüman bir ülke olan ve giderek laiklikten uzaklaşan Türkiye, Doğu Ortodoks Kilisesi’nin patriğini küresel bir dini lider olarak tanımıyor. Böyle bir adımın, Türkiye’deki dini azınlıklar arasında ayrılıkçılığı körükleyeceğini iddia ediyor. Başbakan Erdoğan Fener patrikhanesinin ekümenikliğinin kabul edilmesinin söz konusu olmadığını belirtmekle birlikte, 1972 yılında mahkeme kararıyla kapatılan Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılabileceğini ima etti."
Washington Post, Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in, Gazze-Mısır sınırını geçen Filistinlilere müdahale edilmemesi yönündeki kararını eleştiriyor. Bu kararın İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ablukayı etkisiz kılacağını savunan gazete, bundan Hamas’ın kazançlı çıkacağını öne sürüyor:
"Bush yönetimi ve Avrupa ülkeleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde ve İnsan Hakları Konseyi’nde, İsrailli sivillere karşı günlerdir sürdürülen füze saldırılarını görmezden gelen ve Gazze’ye verilen elektriğin üç gün süreyle kısmen kesilmesini kınamayı amaçlayan girişimlere son vermek için harekete geçmelidir. Hamas ve Gazze halkı, çözümün uluslararası sınırları ihlal etmekten değil, İsrail’e yönelik saldırıları durdurmaktan ve barış sürecinin ilerlemesine izin vermekten geçtiğini artık anlamalıdır."
USA Today, Rusya’nın giderek yeniden güç kazanmasının Amerika açısından bir tehdit oluşturduğu görüşünde. Rusya’nın petrol ve doğalgaz gelirleriyle ekonomik sorunlarını aştığını belirten gazete, Putin’in eski Sovyet İmparatorluğu’nu canlandırmayı hedeflediğini yazıyor:
"Rusya, göz ardı edilemeyecek bir ülkedir. İran ve Ortadoğu da dahil olma üzere Rusya’nın nüfuz alanları, Amerika’nın çıkarları açısından hayati bir önem taşıyor. Ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde de veto yetkisine sahip. Muhtemelen, yeni seçilecek Amerikan başkanı Putin’le satrancı andıran bir nüfuz mücadelesine girecektir. Ayrıca yeni başkanın Rusya’da demokrasinin yerleşmesi için daha fazla baskı uygulaması gerekecektir. Bir başka deyişle, Beyaz Saray’dan verilecek mesajın kişisel dostluk arayışı yerine iyi hesaplanmış bir açık sözlülük içermesi gerekiyor."
Boston Globe, İran’a karşı alınan yeni yaptırım kararlarının Çin ve Rusya’nın da etkisiyle yumuşatıldığını hatırlatıyor. Gazete, Amerika’nın istediği ölçüde sert olmasa da yeni yaptırımların İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ı köşeye sıkıştırabilecek nitelikte olduğunu kaydediyor:
"Yeni yaptırımlar, İranlı liderlere dünyayı kandırmayı başaramadıklarını hatırlatırken, diplomatik bir çözüme de açık kapı bırakıyor. Yeni yaptırımların yumuşak olması, İran’daki iktidar hiyerarşisinde bulunan pragmatik unsurlara, eğer masaya oturup gerçekçi bir anlaşmaya imza atarlarsa, ihtiyaç duydukları yabancı sermayeye ve teknolojiye kavuşabilecekleri mesajını da veriyor. Mart ayında yapılacak parlamento seçimleri yaklaşırken ve Ahmedinecad doğalgaz sıkıntısı nedeniyle onlarca kişinin ölümünden sorumlu tutulurken, İranlılara da Ahmedinecad’ın beceriksizliğinden ve küstahlığından kurtulma zamanının geldiğini hatırlatmak gerekiyor."