2008 Başkanlık seçimleri için aday olan Cumhuriyetçi politikacılar arasında belki de en çok tanınanı, Arizona Senatörü John McCain. İkinci kez başkanlığa adaylığını koyan Senatör, bu kez yarışı önde bitirebilecek mi?
John McCain, 1936’da Panama’da doğdu. Babası ve dedesi Amerikan donanmasında amiraldi. McCain de aile geleneğini sürdürdü ve Deniz Kuvvetleri’ne katıldı. Bu kararı onu Vietnam Savaşı’nda deniz pilotluğuna kadar götürecekti.
1967’de uçağı Kuzey Vietnam’da düşürülen McCain, beş buçuk yıl savaş esiri olarak yaşadı. Vietnamlıların kötü muamelesine rağmen hayatta kalmayı başardı ve Amerika’ya bir kahraman olarak döndü.
McCain, savaş tecrübesinin kendisini, başkanlık için ideal bir aday yaptığını söylüyor: "Bu iş için eğitim görmeme gerek yok. Düşmanları iyi tanırım. Savaş nedir, bilirim. İşte bu yüzden de, Ameika için iyi bir başkan olacağıma inanıyorum."
Dört dönem Senatörlük yapan John McCain, dış politika ve savunma konularında ataklığıyla tanındığı gibi, iç siyasette de sıradışı bir çizgi izliyor..
2000 yılında da başkan adayı olan McCain, Partisinin adaylığı için Bush’a yenildi.
Senatör McCain, ikinci denemesinde, daha çok mufahazakar ve bağımsız seçmenin oylarını almayı amaçlıyor. Üzerinde en fazla durduğu konu da ulusal güvenlik.
McCain şöyle diyor: "Amerika’yı daha güçlü, dünyayı daha güvenilir bir yer yapma şansımız hala var. Bu fırsatı mutlaka kullanmalıyız, ben başkan olunca mutlaka da kullanacağız."
Arizonalı senatör, seçim bağışları reformu ve kaçak göçmenlere vatandaşlık yolu açılması konularında özel çaba gösterdi.
Ancak bu çabası, muhafazakar Cumhuriyetçiler arasındaki desteğini azalttı.
Virginia Üniversitesi Siyaset Bilimleri Merkezi Başkanı Profesör Larry Sabato anlatıyor: "Seçim bağışlarına kısıtlama getirilmesi, göçmenlere yeni haklar tanınması yönündeki çabalarının yanında bir de George Bush’a karşı 2000 yılında başkanlığa adaylığını koyması McCain’e Cumhuriyetçiler arasında destek kaybettirdi. Oysa McCain’in seçimi kazanmak için bu desteğe ihtiyacı var."
John McCain, bir ara, Cumhuriyetçi adaylar arasında en şanslısı sayılıyordu. Ancak 2007’de bu konumu, New York Eski Belediye Başkanı Rudolph Giuliani ve eski Senatör Fred Thompson gibi adaylara kaptırdı.
Başkan Bush’un Irak’a ek asker göndermesine Cumhuriyetçi adaylar arasında en fazla destek veren McCain oldu.
McCain bu konuda şöyle diyor: "Savaş her türlü siyasi ihtirastan daha öncelikli bir konudur. Eğer kaybedersek, bölge büyük soykırımlara sahne olur, ortaya çıkan kargaşa Amerika’yı da etkiler."
McCain’in siyasette her zaman kaybeden tarafta olduğuna dikkat çekiyor ve bu kez de aynı sonu yaşayacağını tahmin ediyor. American Enterprise Enstitüsü’nden John Fortier bu görüşte değil: "McCain kazanır mı? Kamuoyu yoklamalarında durumu hiç de kötü sayılmaz. Dinamik bir aday. Cumhuriyetçiler arasında bir çok değişken var, onun için McCain bence hala şanslı."
71 yaşındaki McCain, yarışı kazanırsa Amerika’nın en yaşlı başkanı olacak. Şu an bu unvan, 69 yaşında başkan seçilen Ronald Reagan’a ait.
John McCain, 1936’da Panama’da doğdu. Babası ve dedesi Amerikan donanmasında amiraldi. McCain de aile geleneğini sürdürdü ve Deniz Kuvvetleri’ne katıldı. Bu kararı onu Vietnam Savaşı’nda deniz pilotluğuna kadar götürecekti.
1967’de uçağı Kuzey Vietnam’da düşürülen McCain, beş buçuk yıl savaş esiri olarak yaşadı. Vietnamlıların kötü muamelesine rağmen hayatta kalmayı başardı ve Amerika’ya bir kahraman olarak döndü.
McCain, savaş tecrübesinin kendisini, başkanlık için ideal bir aday yaptığını söylüyor: "Bu iş için eğitim görmeme gerek yok. Düşmanları iyi tanırım. Savaş nedir, bilirim. İşte bu yüzden de, Ameika için iyi bir başkan olacağıma inanıyorum."
Dört dönem Senatörlük yapan John McCain, dış politika ve savunma konularında ataklığıyla tanındığı gibi, iç siyasette de sıradışı bir çizgi izliyor..
2000 yılında da başkan adayı olan McCain, Partisinin adaylığı için Bush’a yenildi.
Senatör McCain, ikinci denemesinde, daha çok mufahazakar ve bağımsız seçmenin oylarını almayı amaçlıyor. Üzerinde en fazla durduğu konu da ulusal güvenlik.
McCain şöyle diyor: "Amerika’yı daha güçlü, dünyayı daha güvenilir bir yer yapma şansımız hala var. Bu fırsatı mutlaka kullanmalıyız, ben başkan olunca mutlaka da kullanacağız."
Arizonalı senatör, seçim bağışları reformu ve kaçak göçmenlere vatandaşlık yolu açılması konularında özel çaba gösterdi.
Ancak bu çabası, muhafazakar Cumhuriyetçiler arasındaki desteğini azalttı.
Virginia Üniversitesi Siyaset Bilimleri Merkezi Başkanı Profesör Larry Sabato anlatıyor: "Seçim bağışlarına kısıtlama getirilmesi, göçmenlere yeni haklar tanınması yönündeki çabalarının yanında bir de George Bush’a karşı 2000 yılında başkanlığa adaylığını koyması McCain’e Cumhuriyetçiler arasında destek kaybettirdi. Oysa McCain’in seçimi kazanmak için bu desteğe ihtiyacı var."
John McCain, bir ara, Cumhuriyetçi adaylar arasında en şanslısı sayılıyordu. Ancak 2007’de bu konumu, New York Eski Belediye Başkanı Rudolph Giuliani ve eski Senatör Fred Thompson gibi adaylara kaptırdı.
Başkan Bush’un Irak’a ek asker göndermesine Cumhuriyetçi adaylar arasında en fazla destek veren McCain oldu.
McCain bu konuda şöyle diyor: "Savaş her türlü siyasi ihtirastan daha öncelikli bir konudur. Eğer kaybedersek, bölge büyük soykırımlara sahne olur, ortaya çıkan kargaşa Amerika’yı da etkiler."
McCain’in siyasette her zaman kaybeden tarafta olduğuna dikkat çekiyor ve bu kez de aynı sonu yaşayacağını tahmin ediyor. American Enterprise Enstitüsü’nden John Fortier bu görüşte değil: "McCain kazanır mı? Kamuoyu yoklamalarında durumu hiç de kötü sayılmaz. Dinamik bir aday. Cumhuriyetçiler arasında bir çok değişken var, onun için McCain bence hala şanslı."
71 yaşındaki McCain, yarışı kazanırsa Amerika’nın en yaşlı başkanı olacak. Şu an bu unvan, 69 yaşında başkan seçilen Ronald Reagan’a ait.