Cumhuriyetçi Partinin önde gelen başkan aday adaylarından biri olan New York eski Belediye Başkanı Rudy Giuliani, 11 Eylül saldırılarından sonra gösterdiği liderlik ve kentte suç oranını düşürmesi nedeniyle takdir kazandı. Ancak eleştirmenler Giuliani’nin mücadeleci tavrını siyasi bir kusur olarak görüyor.
11 Eylül saldırılarının hemen ardından hiç kimse New York eski Belediye Başkanı Rudy Giuliani kadar güç, sevgi ve irade göstermedi.
Giuliani, saldırılardan sonra şöyle konuşmuştu: "Hasar korkunç boyutta. Herkes mümkün olduğunca çok kişiyi kurtarmak için elinden geleni yapıyor ve bu uzun süreli bir çaba gerektirecek. İhtiyacımız olan herşeyin şu anda burada olduğundan emin olmak istiyorum. Birkaç kişi daha kurtarabilmek için dua etmekten başka çaremiz yok."
Guiliani, işte o güçlü ama merhametli imajının kendisini Cumhuriyetçi Partinin adaylığına, ardından da Beyaz Saray’a taşıyacağını umuyor.
New York Belediye Başkanı olarak yaptığı çalışmalar nedeniyle Amerikan iç siyasetinde kendisine özel bir yer edinen Giuliani’nin mütevazi bir geçmişi var. 1944 yılında Brooklyn’de doğan Giuliani’nin ailesi İtalyan asıllı. Babası bir süre hapiste yatan Giuliani önce avukat oldu, ardından federal savcı olarak görev yaptı ve bu dönemde kentteki mafyayla yolsuzluk yapan görevlilerin izini sürdü.
Giuliani 1989’da New York belediye başkanlığı yarışını az farkla kaybetti ancak 4 yıl sonra seçimi kazandı. Suçlarla mücadele ve vergi indirimi konularında saygınlık kazandı.
Ancak Giuliani’nin kavgacı siyasi tavrı zaman zaman başına iş açtı. Polisin azınlıkları hedef alan baskısı ve olayları ele alış tarzı, medeni haklar savunucuları tarafından sert bir şekilde eleştirildi.
Guiliani’yi eleştirenler arasında New York eski Belediye Başkanı Ed Koch da bulunuyor. "Guiliani başkan olursa dehşete kapılırım çünkü kötü bir insan. İyi bir belediye başkanı, ama mükemmel bir belediye başkanı değil, çünkü insanları sevmez ve hakaret ederdi."
Guiliani 11 Eylül 2001 yılında Dünya Ticaret Merkezi’ne koşmasının ardından New Yorklular ve siyasetçilerin takdirini kazandı ve gayri resmi olarak Amerika’nın Belediye Başkanı sıfatına layık görüldü. Time Dergisi 2001’de Giuliani’yi “yılın adamı” seçti.
Ancak bazı itfaiyeciler ve aileleri daha sonra Giuliani'yi Dünya Ticaret Merkezi’ndeki arama çalışmalarını erken durdurmakla suçladı.
Giuliani, baskı altında soğukkanlılığını koruyabilen ve terörle mücadeleyi agresif bir şekilde yürütebilecek bir lider olarak ortaya çıkıyor.
Başkan Bush gibi Giuliani de Irak’ta verilen mücadeleyi terörle savaşta en önemli cephe olarak görüyor.
Giuliani şöyle diyor: "Teröristler bize karşı uzun bir süredir savaş halindeydi ve bu savaşa Irak’ta sonuç ne olursa olsun devam edecekler. Irak’ta başarılı olmayı umuyoruz, bunun için dua ediyoruz. Her Amerikalı bunu istemeli ve bunun için dua etmeli."
Kamuoyu yoklamaları Giuliani'nin Cumhuriyetçi adaylar arasında başı çektiğini gösteriyor çünkü cumhuriyetçiler Giuliani’nin liderlikteki itibarına hayranlık duyuyor. Ancak bazı sosyal muhafazakarlar Giuliani’nin kürtaj, eşcinsellik, silah kontrolü gibi sosyal konularda ılımlı liberal görüşlerini reddediyor.
Virginia Üniversitesi Siyaset Merkezi Başkanı Larry Sabato anlatıyor. "Guiliani seçimleri 11 Eylül ve ulusal güvenlik konularına odaklı tutabilirse adaylık için çok iyi şansa sahip olur. Ancak diğer adaylar kürtaj, eşcinsel hakları, silah kontrolu, göçmenlik gibi sosyal konuları gündeme getirirse Guiliani dezavantajlı duruma düşer."
Guiliani’nin özel hayatı da seçim kampanyasına malzeme olabilir. Üçüncü kez evlenen Guiliani’nin evlilik sorunları da belediye başkanlığı döneminde New York’un magazin gazetelerine konu olmuştu.
Washington’daki American Enterprise Enstitüsü başkanlık siyaseti uzmanı John Fortier’in görüşleri: "Kazanırsa Cumhuriyetçiler için çok güçlü bir aday olabilir çünkü merkezdeki seçmene hitap edebilir. Guiliani çok karizmatik aynı zamanda sağı solu belli olmayan bir politikacı. Sanırım bu özelliğini daha sık göreceğiz."
Rakip Demokrat Parti içinde de Guiliani’nin güçlü bir Cumhuriyetçi başkan adayı olacağı görüşünü benimseyenler var. Ancak uzmanlara göre Guiliani’nin önündeki en büyük zorluk, Cumhuriyetçi Parti tabanındaki sosyal muhafazakarları Beyaz Saray için en iyi aday olduğu konusunda ikna etmek.