New York Times Pakistan’da General Pervez Müşerref’in Parlamentoda yapılan devlet başkanlığı seçimini kazanmasını, demokrasinin ihlal edilmesi olarak yorumluyor. Gazete, anayasa mahkemesinin seçimi iptal edebileceğini vurguluyor:
"Eğer Pakistan Anayasa Mahkemesi, General Müşerref’in seçilme hakkı olmadığına karar verirse, Müşerref görevden çekilmeli ve gerçekten özgür bir seçim yapılmasına izin vermelidir. Eğer Anayasa Mahkemesi, Müşerref’in seçilme hakkı olduğuna karar verirse, o zaman da genelkurmay başkanlığını bırakmalıdır. Ayrıca gelecek yıl başında yapılacak parlamento seçimlerinin özgür ve adil biçimde gerçekleşeceğinin garantisini vermeli ve askeri yönetimden demokratik sivil yönetime geçişi sağlamalıdır. Washington da, Müşerref’in oyalama taktiklerine daha fazla taviz vermeyeceğini açıklamalıdır."
Los Angeles Times İngiltere’nin Irak’taki askerlerinin yarısını çekme kararını, koalisyonun bitişi olarak değerlendiriyor. Gazete, Amerika’nın da bir an önce Irak’tan çekilme stratejisini netleştirmesi gerektiğini savunuyor:
"İngilizler, arkalarında barışa kavuşmuş bir Basra bırakmıyorlar, ama yine de çekilme kararında haklılar. Amerika da bundan gereken dersi çıkartmalı ve herhangi bir işgalci gücün, iktidar için savaşmaya kararlı Iraklı grupları önleyebileceği yanılsamasından vazgeçmelidir. Iraklılar arasında arabuluculuk yapabiliriz. Ancak Irak’tan çekilmek için istikrarın sağlanmasını ön koşul haline getirmek, sonsuza kadar sürecek ve sonuç getirmeyecek bir askeri işgalin devamından başka bir anlam taşımayacaktır."
USA Today kara mayınlarının kullanımını yasaklayan anlaşmanın üzerinden on yıl geçtiğini hatırlatıyor ve 155 ülkenin imza attığı anlaşmanın büyük bir başarıyla hayata geçtiğini belirtiyor:
"Anti-personel mayınlar nedeniyle yılda 26 bin kişinin öldüğü tahmin edilirken bu rakam şimdi yılda yedi bin civarına düşmüş durumda. Yaklaşık 40 milyon mayın da imha edildi. Anlaşmayı imzalamayan ülkelerin de bir çoğu anlaşmaya uyuyor ve uluslararası mayın ticareti neredeyse bitti sayılır. Mayın karşıtı hareketin bu başarısı, parça tesirli bombalara karşı bir kampanya başlatılmasının da önünü açtı. Bu bombaların etkisi ve yaygınlığı göz önüne alındığında, bu girişim, biraz Don Kişot’luk gibi görülebilir. Ancak on yıl önce mayın karşıtı hareket de Don Kişot’luktan farklı değildi."
Washington Post Orta Amerika ülkelerinden Kosta Rika’da yapılan bir referandumla, Amerika’yla serbest ticaret anlaşmasının kabul edilmesini, “sağduyunun zaferi” olarak değerlendiriyor. Yapılan yorumda bu sonucun hem Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez için, hem de anlaşmaya karşı çıkan Kongre üyeleri için bir yenilgi olduğu görüşüne yer veriliyor:
"Dünya Bankasının 2005 yılında yaptığı bir araştırmaya göre, Amerika ile altı Orta Amerika ülkesi arasındaki bu serbest ticaret anlaşması, bölgede büyüme hızını yılda yüzde yarım oranında artıracak. Anlaşma sayesinde 2010 yılında, Orta Amerika’daki 500 bin kişi, yoksulluk sınırında yaşamaktan kurtulacak. Bu nedenle Kosta Rika’nın Washington’daki Demokrat kongre üyelerinin dar görüşlü yaklaşımını reddederek kendi çıkarları doğrultusunda anlaşmayı kabul etmesi, son derece doğaldır."