Erişilebilirlik

27 Eylül Amerikan Basınından Özetler


New York Times, Uluslararası Atom Enerjisi Dairesi Başkanı Muhammed El Baradey’in İran’la kendi başına görüşmeler yapmasının Washington’daki savaş yanlılarını güçlendirdiği görüşünde. Gazete, Birleşmiş Milletler’e bağlı olan kurumun asıl işlevinin diplomasi değil, bilimsel değerlendirmeler yapmak olduğunu hatırlatıyor:

“Baradey, diplomatik pazarlıklara girmekle, başında olduğu kurumun bilimsel saygınlığına da gölge düşürüyor. Gelinen noktada Baradey’in niçin kızgın olduğunu anlayabiliyoruz. Ama yaptığı hataları düzeltmesinin de bir yolu var. Baradey, İran’a Güvenlik Konseyi’nin söylediklerini tekrarlamalıdır. İran’ın uranyum zenginleştirmeye son vermesi ve nükleer çalışmalarıyla ilgili bütün belgeleri açıklaması konusunda ısrarcı olmalıdır.”

Los Angeles Times, İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad’ın Columbia Üniversitesi ve Birleşmiş Milletler’de konuşmasına izin verilmesinin, İranlı liderin gerçek yüzünü ortaya çıkardığı yorumunda bulunuyor. Ancak gazete, Ahmedinejad’ın fazla bir önemi olmadığını ifade ediyor ve İran’da asıl iktidarın dini lider Ayetullah Hamaney’de olduğunun altını çiziyor:

“İran’da devrimin üzerinden neredeyse otuz yıl geçti ve Tahran hala Amerika’ya karşı ideolojik bir düşmanlık besliyor. Bu da diğer ülkelerin, özellikle İran’ın en büyük ticaret ortağı olan Çin, Rusya ve Almanya ile İran’ın komşularının ekonomik yaptırımlar uygulamasının önemini artırıyor. Bu yaptırımlarla, İran’ın nükleer programını sürdürmesi, Hamaney’e çok daha pahalıya patlayabilir.”

Christian Science Monitor, Irak’ta savaş sonrasında Kerkük-Yumurtalık petrol boru hattına düzenlenen sabotajlar nedeniyle, ülkenin petrol ihracatının ciddi ölçüde gerilediğini belirtiyor. Ancak gazete, alınan güvenlik önlemleri sayesinde, Ceyhan’daki Irak petrolünün şu anda 15 milyon varile ulaşarak rekor düzeye çıktığını vurguluyor:

“Başarının en büyük nedeni petrol boru hattının korunması için üç bin Iraklı askerin eğitiminin tamamlanması. Kerkük’teki Iraklı yetkililer, bölgede günde 520 bin varil petrol üretildiğini ve bunun 320 bin varilinin Ceyhan’a gönderildiğini söylüyor. Petrol Bakanlığı da, ülke çapında üretimin neredeyse savaş öncesi düzeye ulaştığını ve günde 2,4 milyon varile çıktığını belirtiyor. Ancak petrol yasasındaki belirsizlik ve yarı özerk Kürtlerin kendi başlarına imzaladıkları anlaşmalar bir karışıklığı da beraberinde getiriyor. Türkiye’nin Kürt devleti kurulması konusundaki kaygıları göz önüne alındığında, Kuzey Irak’ın ayrılması durumunda Türkiye ve hatta Güney Irak, Kürtlerin kendi toprakları üzerinden petrol ihracına izin vermeyebilir.”

Washington Post, eski adı Burma olan Myanmar’da askeri yönetimin gösteri yapan Budist rahiplerin üzerine ateş açmasını sert bir dille eleştiriyor. Daha fazla kan akmasından endişe duyan gazete, cuntanın şiddeti tırmandırmasını önlemek için özellikle Çin ve Rusya’ya büyük sorumluluk düştüğü yorumunda bulunuyor:

“Rusya ve Çin, dün Güvenlik Konseyi’nde protestoculara şiddet uygulanmasını kınayan bir tasarının kabul edilmesini önlediler. Böyle yaparak, cuntaya daha fazla şiddet uygulaması için yeşil ışık yakmış oldular. Umarız Myanmarlı generaller savaş suçları mahkemesinde yargılanabilecekleri uyarılarını ciddiye alırlar veya subaylar ve askeri yönetimin işbirlikçileri verilen emirleri dinlemezler. Fakat baskı politikaları sürerse, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Çin Devlet Başkanı Hu Jianto’nun eline Burma’nın kanı bulaşmış olacak.”

XS
SM
MD
LG