Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin sert göçmen politikası, ülkede göçmen sorununu giderek tırmandırıyor. Paris’in kuzeyindeki Lille kentinde 60 gündür açlık grevini sürdüren 63 göçmenin durumu ağırlaşıyor. Yine Paris yakınlarındaki Amiens kentinde, kaçak göçmenlerin kaldığı bir sosyal konuta baskın düzenleyen polisten korkan 12 yaşındaki bir çocuğun kendisini dördüncü kat balkonundan atarak komaya girmesi, ülkede büyük tartışma yarattı.
Nicolas Sarkozy’nin, ülkede yasadışı kalan göçmenlerin sınırdışı edilmesindeki kararlığı, trajik olaylara sahne oluyor. Göçmenlerin yaz döneminde özellikle sıkı takip altına alındığı Fransa’da, polis bir taraftan kaçak işçileri yakalamak için işyerlerine baskınlar düzenlerken, diğer taraftan da göçmen mahallerindeki evleri arıyor ve kayıtsız göçmenleri yakalıyor. Yakalanan göçmenler sınırlarda tecrit evlerine konularak ülkelerine geri gönderiliyor.
Yaklaşık 60 gündür, Fransa’nın kuzeyindeki Lille’de, bu politikaya karşı çıkan 63 yabancı, açlık grevine giderek, oturum hakkı için hayatlarını feda etmeye hazır olduklarını belirtiyor. Sağlık durumları giderek kötüleşen 63 göçmen “Ya sürekli oturum izni, ya ölüm” diyerek, grevi sonuna kadar sürdürmekte kararlı olduklarını dile getiriyor.
Durumun ciddiyetini kavrayan Lille valisi Daniel Canepa, tatilini yarıda keserek kente döndü ve açlık grevini sürdüren göçmenlere, eylemlerine son vermeleri çağrısında bulundu. Vali, açlık grevine son verirlerse, 150 belgesiz yabancının durumunu yeniden, tek tek incelemeye alacakları vaadinde bulundu. Ancak açlık grevlerini sürdüren 63 göçmen bu öneriyi kabul etmiyor.
Öte yandan, Fransa’nın Amiens kentinde, yasadışı kaldıkları anlaşılan Rus göçmen Natalia Aboueva ve Ukraynalı Andrei Demsky’nin evine polis tarafından düzenlenen baskın sırasında yaşanan dram, göçmen sorununu tırmandırdı. Geçtiğimiz hafta, göçmenlere ait sosyal bir konutta yaşayan çiftin 12 yaşındaki oğulları İvan polisin içeri girdiğini görünce kendini dördüncü kattan aşağı attı. Halen komada olan küçük İvan, Fransız polisinin yürüttüğü kaçak yabancı avının sembolü haline geldi. İvan’ın durumu ciddiyetini koruyor.
Anne ve babası Çeçenistan’ın başkenti Grozni’den kaçarak Fransa’ya giden Küçük İvan’ın dramı, Fransız yargısını harekete geçirdi. İvan’ın davasını Saddam Hüseyin, Slobodan Miloseviç gibi uluslararası politikacıların avukatlığını da üstlenen ve hakkında pek çok film yapılan ünlü “şeytanın avukatı” lakaplı Jacques Verges üstlendi. Verges’in ve genç çiftin anlattıklarına göre, sabah 07.00 sularında 15’i aşkın polis, Amiens’in küçük sosyal konutunun kapısını çaldı. Genç çift ve çocukları korku ile uyanıp gelenin göçmen polisi olduğunu anlayınca da kapıyı açmadılar. Polis matkap ile kapıyı açmaya çalışınca, korkusu daha da artan baba, kaçmak için alt balkona atladı, ardından küçük İvan babasını izledi ama balkona değil 4’üncü kattan boşluğa düştü.
Avukat Verges, devletin bu insanların üzerine, sabahın köründe 15’i aşkın polisi göndermesinin ve polisin bir saat boyunca suçlu gibi göçmenlerin kapılarını dövmesinin adil olmadığını savundu. Verges, küçük göçmen tamamıyla iyileşinceye kadar tüm ailenin oturum hakkının verilmesini de talep ettiklerini bildirdi. Bu arada, İvan için önceki gece, göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı Paris’in Belleville mahallesinde bir gösteri düzenlendi ve Sarkozy Hükümeti’nin göçmen politikası protesto edildi.
Nicolas Sarkozy’nin, ülkede yasadışı kalan göçmenlerin sınırdışı edilmesindeki kararlığı, trajik olaylara sahne oluyor. Göçmenlerin yaz döneminde özellikle sıkı takip altına alındığı Fransa’da, polis bir taraftan kaçak işçileri yakalamak için işyerlerine baskınlar düzenlerken, diğer taraftan da göçmen mahallerindeki evleri arıyor ve kayıtsız göçmenleri yakalıyor. Yakalanan göçmenler sınırlarda tecrit evlerine konularak ülkelerine geri gönderiliyor.
Yaklaşık 60 gündür, Fransa’nın kuzeyindeki Lille’de, bu politikaya karşı çıkan 63 yabancı, açlık grevine giderek, oturum hakkı için hayatlarını feda etmeye hazır olduklarını belirtiyor. Sağlık durumları giderek kötüleşen 63 göçmen “Ya sürekli oturum izni, ya ölüm” diyerek, grevi sonuna kadar sürdürmekte kararlı olduklarını dile getiriyor.
Durumun ciddiyetini kavrayan Lille valisi Daniel Canepa, tatilini yarıda keserek kente döndü ve açlık grevini sürdüren göçmenlere, eylemlerine son vermeleri çağrısında bulundu. Vali, açlık grevine son verirlerse, 150 belgesiz yabancının durumunu yeniden, tek tek incelemeye alacakları vaadinde bulundu. Ancak açlık grevlerini sürdüren 63 göçmen bu öneriyi kabul etmiyor.
Öte yandan, Fransa’nın Amiens kentinde, yasadışı kaldıkları anlaşılan Rus göçmen Natalia Aboueva ve Ukraynalı Andrei Demsky’nin evine polis tarafından düzenlenen baskın sırasında yaşanan dram, göçmen sorununu tırmandırdı. Geçtiğimiz hafta, göçmenlere ait sosyal bir konutta yaşayan çiftin 12 yaşındaki oğulları İvan polisin içeri girdiğini görünce kendini dördüncü kattan aşağı attı. Halen komada olan küçük İvan, Fransız polisinin yürüttüğü kaçak yabancı avının sembolü haline geldi. İvan’ın durumu ciddiyetini koruyor.
Anne ve babası Çeçenistan’ın başkenti Grozni’den kaçarak Fransa’ya giden Küçük İvan’ın dramı, Fransız yargısını harekete geçirdi. İvan’ın davasını Saddam Hüseyin, Slobodan Miloseviç gibi uluslararası politikacıların avukatlığını da üstlenen ve hakkında pek çok film yapılan ünlü “şeytanın avukatı” lakaplı Jacques Verges üstlendi. Verges’in ve genç çiftin anlattıklarına göre, sabah 07.00 sularında 15’i aşkın polis, Amiens’in küçük sosyal konutunun kapısını çaldı. Genç çift ve çocukları korku ile uyanıp gelenin göçmen polisi olduğunu anlayınca da kapıyı açmadılar. Polis matkap ile kapıyı açmaya çalışınca, korkusu daha da artan baba, kaçmak için alt balkona atladı, ardından küçük İvan babasını izledi ama balkona değil 4’üncü kattan boşluğa düştü.
Avukat Verges, devletin bu insanların üzerine, sabahın köründe 15’i aşkın polisi göndermesinin ve polisin bir saat boyunca suçlu gibi göçmenlerin kapılarını dövmesinin adil olmadığını savundu. Verges, küçük göçmen tamamıyla iyileşinceye kadar tüm ailenin oturum hakkının verilmesini de talep ettiklerini bildirdi. Bu arada, İvan için önceki gece, göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı Paris’in Belleville mahallesinde bir gösteri düzenlendi ve Sarkozy Hükümeti’nin göçmen politikası protesto edildi.