Irak'ta ölen Amerikan askerlerinin sayısının üç bini bulması, birçok gazete tarafından manşetten duyuruluyor.
New York Times gazetesi, ölümlerin en büyük nedeninin yol kenarlarına yerleştirilen bombalar olduğunu belirtiyor ve yaralanan askerlerin sayısının da 22 bini aştığını hatırlatıyor. Yazı devamla şöyle:
"Ölen askerler genellikle kent kökenli beyazlardan oluşuyor. Bunlar hala lisedeki futbol başarılarını ve yaptıkları haylazlıkları hatırlayacak kadar genç insanlar. Çoğu ikinci veya üçüncü kez Irak'ta görev yapıyordu. Ölen askerlerin profilinde bir değişiklik olmasa da, geçen yıl saldırıların niteliği önemli ölçüde değişti. Pentagon'un bütün çabalarına ve harcadığı milyarlarca dolara rağmen, uzaktan kumandalı patlayıcıların yol açtığı ölümler ciddi biçimde arttı. Irak'taki sayısız yola bombalar daha ustalıklı bir biçimde yerleştiriliyor ve gizlenebiliyor. Irak halkı yollara yerleştirilen bombalar konusunda askerlere daha az bilgi veriyor."
Washington Post gazetesiyse, bugün şartların İran lehine görünmesine rağmen, aslında Tahran'ın ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu öne sürüyor. John Hopkins üniversitesinden Roger Stern'in bir araştırmasını aktaran gazete, İran'ın nükleer programının arkasında nükleer silah üretmek düşüncesi kadar, ülke içindeki enerji ihtiyacını karşılama ihtiyacının da yer alabileceğini belirtiyor. Yazı devamla şöyle:
"Stern, nükleer enerjinin ülke içinde kullanılmasıyla birlikte, İran'ın petrol ve doğal gaz kaynaklarını ihraç etme imkanı bulabileceğini söylüyor. Stern'in haklı olup olmadığını bilmiyoruz. Ancak yaptığı araştırma, İran'la ilgili tartışmaların temelini oluşturan varsayımların bir kez daha gözden geçirilmesini gerektiriyor. Irak savaşına girerken yapılan en önemli entelektüel hatalardan biri de, hem istihbaratçılar arasında hem de daha genel olarak siyasiler içinde bu tür araştırmalara ihtiyaç duyulmamasıydı. Stern'in araştırması dikkate alınmalı ve kapsamlı biçimde tartışılmalıdır."
Boston Globe gazetesi, Rusya devlet başkanı Vladimir Putin'in baskısı nedeniyle Shell firmasının, dünyanın en büyük petrol ve doğal gaz üretim tesisi olan Sakhalin-2'nin çoğunluk hissesini Rus devlet şirketi Gazprom'a satmak zorunda kaldığını hatırlatıyor. Gazete, Putin'i Sopranolar adlı televizyon dizisindeki mafya babası Tony Soprano'ya benzetiyor. Yazı şöyle devam ediyor:
"Rusya geçen kış Ukrayna'dan geçen boru hattına verdiği doğal gaz miktarını siyasi nedenlerle azalttığında Batı Avrupa ülkeleri bir ürperti yaşadı. Geçen hafta, Rusya'nın eski müttefiki Beyaz Rusya’yla yaşadığı fiyat anlaşmazlığı nedeniyle Gazprom, Polonya, Litvanya ve Almanya'yı doğal gaz satışının etkilenebileceği konusunda uyardı. Beyaz Rusya’ya satılan doğal gazın fiyatının artırılma nedeni ise, Beyaz Rusya diktatörü Alexander Lukhasenko ile Putin'in adamları arasındaki siyasi anlaşmazlıklardı. Tony Soprano da, kendisine ait Rusya gibi bir ülke olsaydı, aynısını yapardı."
Los Angeles Times gazetesi ise yeni yıl için çeşitli dileklerde bulunuyor. İşte gazetenin 2007 yılında gerçekleşmesini beklediği dileklerin bazıları:
"Amerika'nın ekonomik ihtiyaçlarına ve gerçeklerine uygun bir göçmenlik reformu gerçekleşsin. Irak'ta radikal din adamı Mukteda el Sadr ve diğerleriyle bağlantılı ölüm çetelerinin üstüne gidebilecek bir hükümet oluşsun. Çin, dünyanın en tehlikeli ve ölümcül yönetimlerine sahip olan İran, Kuzey Kore ve Sudan gibi ülkelere karşı Birleşmiş Milletler'in almaya çalıştığı önlemleri engellemekten vazgeçsin. Vatikan, AIDS'in yayılmasını önlemek amacıyla prezervatif kullanılmasını resmen onaylasın. Bilim adamları yağları kasa dönüştüren bir bira bulsun. Raul Castro'nun iktidarda kalma süresi, Gerald Ford'un görev süresinden bile kısa olsun."
New York Times gazetesi, ölümlerin en büyük nedeninin yol kenarlarına yerleştirilen bombalar olduğunu belirtiyor ve yaralanan askerlerin sayısının da 22 bini aştığını hatırlatıyor. Yazı devamla şöyle:
"Ölen askerler genellikle kent kökenli beyazlardan oluşuyor. Bunlar hala lisedeki futbol başarılarını ve yaptıkları haylazlıkları hatırlayacak kadar genç insanlar. Çoğu ikinci veya üçüncü kez Irak'ta görev yapıyordu. Ölen askerlerin profilinde bir değişiklik olmasa da, geçen yıl saldırıların niteliği önemli ölçüde değişti. Pentagon'un bütün çabalarına ve harcadığı milyarlarca dolara rağmen, uzaktan kumandalı patlayıcıların yol açtığı ölümler ciddi biçimde arttı. Irak'taki sayısız yola bombalar daha ustalıklı bir biçimde yerleştiriliyor ve gizlenebiliyor. Irak halkı yollara yerleştirilen bombalar konusunda askerlere daha az bilgi veriyor."
Washington Post gazetesiyse, bugün şartların İran lehine görünmesine rağmen, aslında Tahran'ın ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu öne sürüyor. John Hopkins üniversitesinden Roger Stern'in bir araştırmasını aktaran gazete, İran'ın nükleer programının arkasında nükleer silah üretmek düşüncesi kadar, ülke içindeki enerji ihtiyacını karşılama ihtiyacının da yer alabileceğini belirtiyor. Yazı devamla şöyle:
"Stern, nükleer enerjinin ülke içinde kullanılmasıyla birlikte, İran'ın petrol ve doğal gaz kaynaklarını ihraç etme imkanı bulabileceğini söylüyor. Stern'in haklı olup olmadığını bilmiyoruz. Ancak yaptığı araştırma, İran'la ilgili tartışmaların temelini oluşturan varsayımların bir kez daha gözden geçirilmesini gerektiriyor. Irak savaşına girerken yapılan en önemli entelektüel hatalardan biri de, hem istihbaratçılar arasında hem de daha genel olarak siyasiler içinde bu tür araştırmalara ihtiyaç duyulmamasıydı. Stern'in araştırması dikkate alınmalı ve kapsamlı biçimde tartışılmalıdır."
Boston Globe gazetesi, Rusya devlet başkanı Vladimir Putin'in baskısı nedeniyle Shell firmasının, dünyanın en büyük petrol ve doğal gaz üretim tesisi olan Sakhalin-2'nin çoğunluk hissesini Rus devlet şirketi Gazprom'a satmak zorunda kaldığını hatırlatıyor. Gazete, Putin'i Sopranolar adlı televizyon dizisindeki mafya babası Tony Soprano'ya benzetiyor. Yazı şöyle devam ediyor:
"Rusya geçen kış Ukrayna'dan geçen boru hattına verdiği doğal gaz miktarını siyasi nedenlerle azalttığında Batı Avrupa ülkeleri bir ürperti yaşadı. Geçen hafta, Rusya'nın eski müttefiki Beyaz Rusya’yla yaşadığı fiyat anlaşmazlığı nedeniyle Gazprom, Polonya, Litvanya ve Almanya'yı doğal gaz satışının etkilenebileceği konusunda uyardı. Beyaz Rusya’ya satılan doğal gazın fiyatının artırılma nedeni ise, Beyaz Rusya diktatörü Alexander Lukhasenko ile Putin'in adamları arasındaki siyasi anlaşmazlıklardı. Tony Soprano da, kendisine ait Rusya gibi bir ülke olsaydı, aynısını yapardı."
Los Angeles Times gazetesi ise yeni yıl için çeşitli dileklerde bulunuyor. İşte gazetenin 2007 yılında gerçekleşmesini beklediği dileklerin bazıları:
"Amerika'nın ekonomik ihtiyaçlarına ve gerçeklerine uygun bir göçmenlik reformu gerçekleşsin. Irak'ta radikal din adamı Mukteda el Sadr ve diğerleriyle bağlantılı ölüm çetelerinin üstüne gidebilecek bir hükümet oluşsun. Çin, dünyanın en tehlikeli ve ölümcül yönetimlerine sahip olan İran, Kuzey Kore ve Sudan gibi ülkelere karşı Birleşmiş Milletler'in almaya çalıştığı önlemleri engellemekten vazgeçsin. Vatikan, AIDS'in yayılmasını önlemek amacıyla prezervatif kullanılmasını resmen onaylasın. Bilim adamları yağları kasa dönüştüren bir bira bulsun. Raul Castro'nun iktidarda kalma süresi, Gerald Ford'un görev süresinden bile kısa olsun."