Erişilebilirlik

17 Ekim Amerikan Basınından Özetler


New York Times Türkiye’nin geçmişiyle hesaplaşması gerektiğini savunuyor ancak Fransız Parlamentosu’nun Ermeni soykırımı iddiasını inkar etmeyi suç sayan tasarıyı onaylamasına da itiraz ediyor. Gazete, bu tasarının, Fransa’da Müslüman düşmanlığını artıracağını ve ifade özgürlüğüne darbe vuracağını vurguluyor:

“Fransa, Yahudi soykırımını inkar etmeyi suç sayan bir dizi Avrupa ülkesinden biri. Bu yasağın da ifade özgürlüğünü engellediği öne sürülüyor. Ancak bu yasak Hitler’in ırkçı teorilerini benimseyen Yahudi düşmanlarının oluşturduğu tehditten kaynaklanıyor. Ermeni sorunu ise Fransa’da bir tehdit oluşturmuyor. Konuyu bir politika malzemesi haline getirmek sadece Yahudi soykırımının değil Ermeni soykırımının da önemini azaltmaktadır.”

Christian Science Monitor kalıcı bir barışın sağlanmasında refah düzeyinin artırılmasının önemini vurguluyor. Gazete, bu düşünceden hareketle, Nobel barış ödülünün yoksullukla mücadele için mikro kredi sistemini geliştiren Muhammet Yunus’a verilmesini doğru bir tercih olarak değerlendiriyor:

“Küresel düzeyden bakıldığında, Amerika’nın Almanya ve Japonya’da yeniden yapılanma çabasına verdiği desteğin arkasında refah ve barış arasındaki ilişki yatıyordu. Bugün de Dünya Bankası ve IMF hem ekonomik kalkınmayı sağlamak hem de istikrarlı toplumlar yaratmak amacıyla sınırları aşan bir faaliyet yürütüyor. Artık büyük mali kuruluşlar ve yardım örgütleri de Yunus’un izinden giderek mikro kredilere yöneliyor. Geçen yıl 100 milyondan fazla mikro kredi verildi.”

Los Angeles Times Kuzey Kore’ye uygulanacak yaptırımları yetersiz bulmakla birlikte, Birleşmiş Milletler’in böyle bir karar almasını Amerikan dış politikası açısından bir başarı olarak görüyor. Çin’in ilk kez bir yaptırım kararına destek verdiğini hatırlatan gazete, Kuzey Kore’nin de uluslararası alanda yalnız kaldığının altını çiziyor:

“Güney Kore ve Çin, alınan yaptırım kararlarına uymamayı tercih edebilir. Ama böyle bir durumda, Kuzey Kore’den bir başka ülkeye plütonyum gönderilirse, bütün dünyanın gözünde suç ortağı konumuna düşerler. Her iki ülke de bunun farkında. Bu açıdan bakıldığında BM kararı hem her şeyi değiştirdi, hem de hiçbir şeyi değiştirmedi. Kuzey Kore’nin nükleer programından vazgeçmesi, bundan önce de en yakın iki müttefikine, Güney Kore ile Çin’e bağlıydı. Bundan sonra da bu iki ülkeye bağlı.”

Boston Globe İrlanda ve İngiltere’nin zorlamasıyla Kuzey İrlanda’da Sinn Fein ile Demokratik Birlik Partisi’nin masaya oturmak zorunda kaldığını belirtiyor. Gazete ,Cumhuriyetçi lider Garry Adams ile Birlikçi lider Ian Paisley’nin ortak bir hükümetin yanı sıra ortak bir polis teşkilatı kurulması konusunda da uzlaşmak zorunda olduğunu kaydediyor:

"İrlanda ve İngiltere’nin kayda değer ölçüde ekonomik yardım vaadinde bulunması Sinn Fein ile Birlikçilerin ortak polis teşkilatını kabul etmesini kolaylaştıran bir etken. Amerika da, özel temsilcisi Mitchell Reiss aracılığıyla Sinn Fein’e ortak polis teşkilatını kabul etmesi için baskı uygulayarak, sürece katkıda bulundu. Kuzey İrlanda’da herkes, eski mezhep çatışmalarının sona erdiğinin farkında. Demokratik Birlik Partisi ile Sinn Fein’in artık ekonomik gelişmeyi sağlayacak bir hükümet kurma konusunda uzlaşmaya varması lazım.”

XS
SM
MD
LG