New York Times gazetesi, Guantanamo askeri üssünde tutulan terörist zanlılarından üçünün intihar etmesini, yaratılan koşulların kaçınılmaz sonucu olarak değerlendiriyor. Tutukluların, hukuk kuralları hiçe sayılarak haklarında hiçbir suçlama yapılmadan yıllardır Guantanamo’da tutulduğunu, kötü muamele ve işkenceye maruz kaldığını hatırlatan gazete, Birleşmiş Milletler’in de Guantanamo kampının kapatılmasını istediğini kaydediyor.
"Kamp komutanı Amiral Harry Harris’in tepkisi de intiharlar kadar korkunçtu. Amiral Harris, “bu intiharların bir çaresizlik sonucunda gerçekleştiğine inanmıyorum. Bunlar bize karşı yürütülen asimetrik savaşın bir parçası. Tutukluların ne bizim hayatımıza ne de kendi hayatlarına saygısı var” diye konuştu. Bu açıklamalar, insanlıktan ne kadar uzak olduklarını gösteriyor."
Boston Globe gazetesi Merkezi İstihbarat Dairesi CIA’ye ait 27 bin sayfalık gizli belgenin açıklandığını belirtiyor ve bu belgelerin CIA ile Nazi savaş suçluları arasındaki ilişkiyi açığa çıkardığını kaydediyor. Gazete, insanlık suçu işleyenlere koruma sağlamanın sadece ahlaki açıdan değil, ulusal güvenlik açısından da sorun yarattığını savunuyor.
"Bu eski belgelerin açıklanmasıyla birlikte bir başka üzücü gerçek de ortaya çıktı. CIA’in veya Batı Almanya’nın koruduğu ve iş verdiği eski Naziler, Sovyet şantajına uğramış ve her iki tarafa çalışmış kişilerdi. CIA’nin Nazi savaş suçlularından yararlanma politikası hem ahlaki açıdan savunulamayacak bir politikaydı hem de casusluk açısından başarısız bir uygulamaydı. Ne zaman bunlardan ders almayı öğrenecekler?"
Washington Post gazetesi Amerika Ulusal Güvenlik Dairesi’nin mahkeme kararı olmadan telefonları dinlediğini hatırlatıyor ve Senato Adalet Komisyonu başkanı Arlen Specter’ın hazırladığı tasarıyı eleştiriyor. Tasarının yargı denetimi getirmekten uzak olduğunu öne süren gazete, hazırlanan düzenlemenin kabul edilmesi halinde yönetime istediği gibi at oynatma fırsatı verileceğini iddia ediyor.
"Elbette ki, gerekli izlemenin yapılmasına olanak sağlayacak ve bunun sınırlarını belirleyecek bir yasal düzenleme hedefleniyor. Ancak, aralarında Specter’ın da bulunduğu bir çok Kongre üyesi, Ulusal Güvenlik Dairesinin uygulamaları konusunda bilgilendirilmemiştir; ve bu nedenle bir düzenleme yapılması için henüz erkendir. En tehlikelisi ise, böyle bir ortamda kuralları köklü bir biçimde değiştirmektir."
Amerikan cezaevlerinde 2 milyon 200 bin kişinin yattığını yazan USA Today gazetesi, cezaevleri konusunda hazırlanan bir raporu gündeme getiriyor. Cezaevlerinin güvenliksiz, sağlıksız ve insanlık dışı koşullara sahip olduğunu aktaran gazete, bunun bütün toplumu olumsuz etkilediğini yazıyor.
"Bir yıl içinde 13,5 milyon insan cezaevlerine girdi veya gözaltına alındı. Bunların yüzde 95’i kısa bir süre içinde serbest bırakıldı. Bir çoğu yeni suçlar işleme noktasında daha kararlıydı, hapiste geçirdikleri süre içinde tedavi olmadıkları için HIV, tüberküloz ve hepatit gibi bulaşıcı hastalıkların yayılmasına neden oldular. Cezaevlerindeki olumsuz koşullar, mahkumların şımartılmasını gerektirmiyor. Ama mahkumlarla ilgilenilmezse, serbest bırakıldıklarında toplum için daha büyük sorun haline geleceklerdir."