Amerika’daki en popüler televizyon dizilerinden biri olan West Wing yani Batı Kanadı, Amerikan demokrasisinin beyni olan Beyaz Saray’da geçiyor. 7 yıldır süren dizi, Mayıs ayında yayınlanacak son bölümüyle ekranlara veda edecek.
7 yıldır her Pazar akşamı milyonlarca Amerikalıyı televizyon karşısında toplamayı başaran West Wing dizisinde, başkanın çalıştığı Oval Ofis’ten Beyaz Saray’daki basın odasına, dizideki kurgusal başkan Jeb Bartlett’in özel hayatının sırlarından ekibindeki elemanlarıyla olan ilişkilerine kadar bir çok ayrıntı başarıyla ekrana yansıtılıyor. Dizi, Amerikan siyaseti ve başkanlık makamının iç yüzünü, Washington’daki siyasi arenayı ve Amerikan siyasetine damgasını vuran kişileri tüm gerçekliğiyle gösteriyor.
West Wing dizisindeki kurgusal başkan Jeb Bartlett’i ünlü aktör Martin Sheen canlandırıyor. Başkan Bartlett ve ekibi her hafta yeni bir bölümde küresel terörizmden hırçın gazetecilere, sağlık ve eğitimden nükleer tehdide kadar bir çok konuyu ele alıyor, siyasi krizlerle boğuşuyor ve Amerika’nın en büyük sosyal sorunlarını aşmak için çözüm yolları arıyor.
West Wing’de 7 yıl yani neredeyse bir Amerikan başkanının iki dönemlik görev süresi boyunca Amerikan başkanını canlandırmanın kendisine büyük mutluluk verdiğini söyleyen Martin Sheen şöyle konuşuyor:
"West Wing’de oynamak ve Amerikan kültürünü derinden etkileyen bir dizinin parçası olmak çok güzeldi. Dizinin sona eriyor olması hakkında şu anda karmaşık duygulara sahibim. Diziyi bırakmak zor olacak ama her başkanın olduğu gibi benim canlandırdığım bu kurgusal başkanın da görev süresi artık doluyor."
Amerika’daki üç büyük televizyon kanalından biri olan NBC’de yayınlanan West Wing’in sona ermesinin nedenleri arasında izleyici sayısındaki azalma ve dizide Beyaz Saray Genel Sekreteri’ni canlandıran aktör John Spencer’in Aralık ayı başında kalp krizi geçirerek beklenmedik bir şekilde ölmesi de var.
George Washington Üniversitesi Hukuk Fakültesi profesörlerinden Jonathan Turley, West Wing’in uzun süre popülaritesinden bir şey kaybetmemesinin başlıca nedeninin Amerikalıların hayallerindeki lideri dizideki başkan Jeb Bartlett’te bulmaları olduğunu söylüyor:
" Amerikan halkı West Wing dizisini çok sevdi çünkü dizideki başkan, insanların tam istediği, hayalini kurduğu türde bir başkandı. Duygulu, duyarlı, zeki ve hassastı. Kişisel sorunlarını dışa vurmaktan çekinmiyordu. Bu da başkanı halktan biriymiş gibi yansıtıyordu. West Wing’deki Beyaz Saray, gerçek Beyaz Saray’dan çok daha çekiciydi çünkü siyasi eğilimi ister Demokrat ister Cumhuriyetçi olsun herkes Başkan Bartlett gibi bir başkan tarafından yönetilmek istiyordu."
Profesör Turley West Wing’de işlenen konuların Amerikan siyasetinde ve dünyada olup biten tüm sorunları gerçekçi bir biçimde ele aldığını ve dünya gündemini yakından izlediğini söylüyor.
"İzleyiciler West Wing’in tümüyle kurgu olduğunu biliyordu. Ancak günümüz dünyasında olup bitenleri bir de West Wing’deki karakterlerin gözünden görmek, onların yorumunu izlemek herkesin hoşuna gidiyordu. Başkan ve ekibinin karşılaştığı tüm sorunlar büyük bir metanet ve cesaretle çözülüyordu, bu da diziyi izleyenleri tatmin ediyor ve gerçek hayatta da böyle bir başkan tarafından yönetilmenin ne kadar güzel bir şey olacağını düşündürüyordu."
West Wing dizisinin yaratıcısı Aaron Sorkin tüm karakterlerin, dizinin geçtiği binalarla ofislerin gerçeğe yakın olması için elinden gelen herşeyi yapmış. Dizinin çekimlerinin gerçekleştirildiği California’daki Burbank kentinde bulunan stüdyoları ziyaret eden CBS televizyonu eski Beyaz Saray muhabiri Terence Smith, dizideki Oval Ofis’in gerçek Oval Ofis’e benzerliği karşısında hayrete düştüğünü söylüyor:
"Dizinin çekimlerinin yapıldığı seti gezmek oldukça farklı bir deneyimdi. Beyaz Saray’daki Oval Ofis ve dizinin setinde yaratılan Ofis, birbirine tıpatıp benziyordu. Beyaz Saray Basın Odası da gerçek gibiydi. Dizinin setindeki Beyaz Saray’da birçok eşya, boyut olarak küçültülmüştü ama her ayrıntının gerçeğine sadık bir şekilde yaratılmasına büyük özen gösterilmişti."
Dizinin yapımcısı Aaron Sorkin, karakterler arasındaki diyalogların da gerçekçi olabilmesi için daha önce Beyaz Saray’da çalışmış olan yetkililerden yardım almış. Başkan George Bush ve Bill Clinton zamanında Beyaz Saray’da görev yapan yetkililer, senaryo yazımında dizinin yapımcılarına Beyaz Saray’ın perde arkasının gerçekçi bir biçimde aktarılması için yardım etmiş. Ancak bazı televizyon eleştirmenleri West Wing’in Amerikan başkanlık makamını ve başkanın ekibinde görev yapanları son derece mükemmel ve kusursuz kişiler olarak yansıtıldığını düşünüyor.
George Washington Üniversitesi’nden Profesör Turley West Wing karakterlerinin bu nedenle gerçekten uzaklaştığını belirtiyor:
" West Wing dizisinin en büyük sorunu, bütün karakterlerin her zaman son derece düzgün konuşması, duygu ve düşüncelerini mükemmel bir biçimde anlatmaları ve herkesle rahatça iletişim kurabilmeleriydi. Örneğin ülke nükleer tehditle karşı karşıya kalsa da tüm Beyaz Saray çalışanları düzgün cümleler kurabiliyordu. Ancak Washington’daki gerçek siyasi arenada düşüncelerini bu kadar açık ve net olarak anlatan siyasetçilerin sayısı oldukça azdır."
Profesör Turley, West Wing’in izleyicilere Beyaz Saray ve Washington’da neler olup bittiğini, siyasetin perde arkasını ve siyasetçilerin yaşamını tarafsız bir şekilde aktarmaya çalıştığını da söylüyor. Ancak Turley, bir çok Amerikalının güçlü, dürüst ve zeki siyasetçiler görebilmek ve onları kendilerine örnek alabilmek için bir televizyon dizisinden medet ummasını da talihsizlik olarak değerlendiriyor:
" Gerek Cumhuriyetçiler, gerekse Demokratlar aslında şu anki siyasi durumdan pek de memnun değil. Bu nedenle birçok kişi televizyona dönüyor ve hayalini kurdukları tutarlı siyasetçileri dizilerdeki aktörlerde arıyor. Ancak bir çok Amerikalının kendilerine yakın siyasetçiler bulmak için televizyondaki Beyaz Saray’dan ve kurgusal bir başkan ve ekibinden medet ummaları aslında kaygı verici bir durum...Bu, halkın siyasetçilere karşı duyduğu kırgınlık ve küskünlüğün bir işareti. Hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar siyasi sisteme güvenmiyor ve şu anki durumdan tatmin olmuyorlar. Televizyon, şu anda daha güzel bir alternatif sunuyor. "
West Wing dizisi, 14 Mayıs’ta yeni bir başkanın görevi devralmasıyla son bulacak. Ancak izleyiciler, ABC televizyonunda bu yıl başlayan Commander in Chief, Başkomutan adlı yeni dizide Oscarlı oyuncu Geena Davis’i Amerika’nın ilk kadın başkanı rolünde izlemeye devam edecek.
7 yıldır her Pazar akşamı milyonlarca Amerikalıyı televizyon karşısında toplamayı başaran West Wing dizisinde, başkanın çalıştığı Oval Ofis’ten Beyaz Saray’daki basın odasına, dizideki kurgusal başkan Jeb Bartlett’in özel hayatının sırlarından ekibindeki elemanlarıyla olan ilişkilerine kadar bir çok ayrıntı başarıyla ekrana yansıtılıyor. Dizi, Amerikan siyaseti ve başkanlık makamının iç yüzünü, Washington’daki siyasi arenayı ve Amerikan siyasetine damgasını vuran kişileri tüm gerçekliğiyle gösteriyor.
West Wing dizisindeki kurgusal başkan Jeb Bartlett’i ünlü aktör Martin Sheen canlandırıyor. Başkan Bartlett ve ekibi her hafta yeni bir bölümde küresel terörizmden hırçın gazetecilere, sağlık ve eğitimden nükleer tehdide kadar bir çok konuyu ele alıyor, siyasi krizlerle boğuşuyor ve Amerika’nın en büyük sosyal sorunlarını aşmak için çözüm yolları arıyor.
West Wing’de 7 yıl yani neredeyse bir Amerikan başkanının iki dönemlik görev süresi boyunca Amerikan başkanını canlandırmanın kendisine büyük mutluluk verdiğini söyleyen Martin Sheen şöyle konuşuyor:
"West Wing’de oynamak ve Amerikan kültürünü derinden etkileyen bir dizinin parçası olmak çok güzeldi. Dizinin sona eriyor olması hakkında şu anda karmaşık duygulara sahibim. Diziyi bırakmak zor olacak ama her başkanın olduğu gibi benim canlandırdığım bu kurgusal başkanın da görev süresi artık doluyor."
Amerika’daki üç büyük televizyon kanalından biri olan NBC’de yayınlanan West Wing’in sona ermesinin nedenleri arasında izleyici sayısındaki azalma ve dizide Beyaz Saray Genel Sekreteri’ni canlandıran aktör John Spencer’in Aralık ayı başında kalp krizi geçirerek beklenmedik bir şekilde ölmesi de var.
George Washington Üniversitesi Hukuk Fakültesi profesörlerinden Jonathan Turley, West Wing’in uzun süre popülaritesinden bir şey kaybetmemesinin başlıca nedeninin Amerikalıların hayallerindeki lideri dizideki başkan Jeb Bartlett’te bulmaları olduğunu söylüyor:
" Amerikan halkı West Wing dizisini çok sevdi çünkü dizideki başkan, insanların tam istediği, hayalini kurduğu türde bir başkandı. Duygulu, duyarlı, zeki ve hassastı. Kişisel sorunlarını dışa vurmaktan çekinmiyordu. Bu da başkanı halktan biriymiş gibi yansıtıyordu. West Wing’deki Beyaz Saray, gerçek Beyaz Saray’dan çok daha çekiciydi çünkü siyasi eğilimi ister Demokrat ister Cumhuriyetçi olsun herkes Başkan Bartlett gibi bir başkan tarafından yönetilmek istiyordu."
Profesör Turley West Wing’de işlenen konuların Amerikan siyasetinde ve dünyada olup biten tüm sorunları gerçekçi bir biçimde ele aldığını ve dünya gündemini yakından izlediğini söylüyor.
"İzleyiciler West Wing’in tümüyle kurgu olduğunu biliyordu. Ancak günümüz dünyasında olup bitenleri bir de West Wing’deki karakterlerin gözünden görmek, onların yorumunu izlemek herkesin hoşuna gidiyordu. Başkan ve ekibinin karşılaştığı tüm sorunlar büyük bir metanet ve cesaretle çözülüyordu, bu da diziyi izleyenleri tatmin ediyor ve gerçek hayatta da böyle bir başkan tarafından yönetilmenin ne kadar güzel bir şey olacağını düşündürüyordu."
West Wing dizisinin yaratıcısı Aaron Sorkin tüm karakterlerin, dizinin geçtiği binalarla ofislerin gerçeğe yakın olması için elinden gelen herşeyi yapmış. Dizinin çekimlerinin gerçekleştirildiği California’daki Burbank kentinde bulunan stüdyoları ziyaret eden CBS televizyonu eski Beyaz Saray muhabiri Terence Smith, dizideki Oval Ofis’in gerçek Oval Ofis’e benzerliği karşısında hayrete düştüğünü söylüyor:
"Dizinin çekimlerinin yapıldığı seti gezmek oldukça farklı bir deneyimdi. Beyaz Saray’daki Oval Ofis ve dizinin setinde yaratılan Ofis, birbirine tıpatıp benziyordu. Beyaz Saray Basın Odası da gerçek gibiydi. Dizinin setindeki Beyaz Saray’da birçok eşya, boyut olarak küçültülmüştü ama her ayrıntının gerçeğine sadık bir şekilde yaratılmasına büyük özen gösterilmişti."
Dizinin yapımcısı Aaron Sorkin, karakterler arasındaki diyalogların da gerçekçi olabilmesi için daha önce Beyaz Saray’da çalışmış olan yetkililerden yardım almış. Başkan George Bush ve Bill Clinton zamanında Beyaz Saray’da görev yapan yetkililer, senaryo yazımında dizinin yapımcılarına Beyaz Saray’ın perde arkasının gerçekçi bir biçimde aktarılması için yardım etmiş. Ancak bazı televizyon eleştirmenleri West Wing’in Amerikan başkanlık makamını ve başkanın ekibinde görev yapanları son derece mükemmel ve kusursuz kişiler olarak yansıtıldığını düşünüyor.
George Washington Üniversitesi’nden Profesör Turley West Wing karakterlerinin bu nedenle gerçekten uzaklaştığını belirtiyor:
" West Wing dizisinin en büyük sorunu, bütün karakterlerin her zaman son derece düzgün konuşması, duygu ve düşüncelerini mükemmel bir biçimde anlatmaları ve herkesle rahatça iletişim kurabilmeleriydi. Örneğin ülke nükleer tehditle karşı karşıya kalsa da tüm Beyaz Saray çalışanları düzgün cümleler kurabiliyordu. Ancak Washington’daki gerçek siyasi arenada düşüncelerini bu kadar açık ve net olarak anlatan siyasetçilerin sayısı oldukça azdır."
Profesör Turley, West Wing’in izleyicilere Beyaz Saray ve Washington’da neler olup bittiğini, siyasetin perde arkasını ve siyasetçilerin yaşamını tarafsız bir şekilde aktarmaya çalıştığını da söylüyor. Ancak Turley, bir çok Amerikalının güçlü, dürüst ve zeki siyasetçiler görebilmek ve onları kendilerine örnek alabilmek için bir televizyon dizisinden medet ummasını da talihsizlik olarak değerlendiriyor:
" Gerek Cumhuriyetçiler, gerekse Demokratlar aslında şu anki siyasi durumdan pek de memnun değil. Bu nedenle birçok kişi televizyona dönüyor ve hayalini kurdukları tutarlı siyasetçileri dizilerdeki aktörlerde arıyor. Ancak bir çok Amerikalının kendilerine yakın siyasetçiler bulmak için televizyondaki Beyaz Saray’dan ve kurgusal bir başkan ve ekibinden medet ummaları aslında kaygı verici bir durum...Bu, halkın siyasetçilere karşı duyduğu kırgınlık ve küskünlüğün bir işareti. Hem Cumhuriyetçiler hem de Demokratlar siyasi sisteme güvenmiyor ve şu anki durumdan tatmin olmuyorlar. Televizyon, şu anda daha güzel bir alternatif sunuyor. "
West Wing dizisi, 14 Mayıs’ta yeni bir başkanın görevi devralmasıyla son bulacak. Ancak izleyiciler, ABC televizyonunda bu yıl başlayan Commander in Chief, Başkomutan adlı yeni dizide Oscarlı oyuncu Geena Davis’i Amerika’nın ilk kadın başkanı rolünde izlemeye devam edecek.