Erişilebilirlik

24 Ocak 2006: Filistin Seçimleri Değerlendiriliyor


Filistin’deki seçim heyecanı Amerikan gazetelerine de yansıyor.

Christian Science Monitor, laik bir anlayışa sahip olan El Fetih’in İsrail’le görüşmeleri sürdürebileceğini belirtiyor ancak örgütün yolsuzluk sorunuyla mücadele etmesi gerektiğini vurguluyor. Dinci Hamas’ın daha etkin bir yönetim kurabileceğini kaydeden gazete bu örgütün seçimden galip çıkması durumunda demokrasinin ve İsrail’le barış umudunun tehlikeye gireceği görüşüne yer veriyor.

"Seçim sonrasında hassas bir denge oluşacak. Eğer bu denge doğru değerlendirilirse, Ortadoğu’da şiddet eylemlerinin azalması sağlanabilir. Terör tehdidinin aşılması ve ardından da bir uzlaşma sağlanabilmesi için hem İsrail’in hem de Hamas’ın karşılıklı bazı tavizler vermesi gerekecek. Ortadoğu’da, siyasi İslam’ın büyük bir gücü var ve İslamcı militanlar ancak demokratik sürece dahil edilerek etkisizleştirilebilir. Ancak böyle bir ortamda halkın barış talebi öne geçebilir."

Boston Globe ise seçimi Hamas’ın kazanması durumunda İsrail’le Filistin arasında barış sağlanması umudunun ciddi bir darbe yiyeceğini yazıyor. El Fetih’i yolsuzluk ve beceriksizlikle suçlayan gazete, bir çok Filistinlinin buna tepki olarak Hamas’a oy vereceğini ifade ediyor.

"Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas siyasi kurumları oluşturmakta, hukukun üstünlüğü ilkesini hayata geçirmekte ve ekonomik kalkınmayı sağlamakta başarısız oldu. Aynı şekilde İsrail de, Arafat’ın ölümünden bu yana geçen 14 ay içinde Filistinlileri barışçıl politikaların kendi çıkarlarına olacağı konusunda ikna edecek adımları atmadı. Sonuçta Abbas’ın politikaları Filistinlilerin günlük hayatında bir gelişme yaşanmasını sağlayamadı. Bunun sonucunda, Hamas’ın iki devletli bir çözümü reddeden anlayışını benimsemeyen Filistinliler bile, artık çok yakından tanıdıkları el Fetih’ten kurtulmak için İslamcılara oy verecek."

New York Times, İspanya’da bazı ordu mensuplarıyla hükümet arasında yaşanan gerginliği değerlendiriyor. Gazete, aralarında kara kuvvetleri komutanının da bulunduğu bazı subayların, darbe imasında bulunmasının ardından hükümet tarafından görevden alındığını hatırlatıyor. Yapılan yorumda Sosyalist hükümetin bu tavrına destek veriliyor ve muhalefetteki muhafazakar Halk Partisinin tutumu eleştiriliyor.

"Maalesef ana muhalefetteki Halk Partisi, kendisinin de bir parçası olduğu demokrasiyi savunmaktan çok, subayların davranışlarına mazeret bulmaya çalışmakla uğraşıyor. Halk Partisi’nin artık bu tavrından vazgeçmesi gerekiyor. İspanya’da demokrasi bütün partilerin desteğine ihtiyaç duyuyor ve bunu da hak ediyor."

Dünyanın en büyük otomobil şirketlerinden Ford’un Kuzey Amerika’daki tesislerinden yaklaşık 30 bin işçiyi işten çıkartma kararı aldığına dikkat çeken USA Today gazetesi, General Motors şirketinin de geçen yıl benzer bir karar aldığını hatırlatıyor. Dünyada rekabet koşullarının daha da acımasız bir hale geldiğini yazan gazete, Amerikan firmalarının değişen koşullara ayak uyduramaması durumunda alınan bu önlemin de yetersiz kalacağını savunuyor.

"Ford’un yaşadığı sorun General Motors’un yaşadığı sorundan farklı değil ve bu sorunu anlamak da hiç zor değil. Şirketin yönetimi ve işçileri, artık var olmayan bir dünyada yaşıyor. Artık tüketicilerin marka sadakati kalmadı ve giderek daha fazla, daha gelişmiş ürünler talep ediyorlar. Ayrıca Ford ve General Motors, sağlık sigortasına bu kadar çok para harcamaya devam ederse, mevcut sözleşmenin de yeniden gözden geçirilmesi kaçınılmaz olacaktır. Ford’un Amerika’da başarılı olabilmesi için, yurtdışındaki rekabet ruhunu burada da hayata geçirmesi gerekiyor. Aksi taktirde, Pazartesi günü açıklanan işçi çıkartma kararını benzer yeni kararlar izleyecektir."

XS
SM
MD
LG