Yaklaşan Filistin seçimlerini değerlendiren New York Times, Devlet Başkanı Mahmud Abbas yönetimindeki El Fetih’in giderek güç kaybettiğini buna karşılık militan Hamas’ın gücünü artırdığını yazıyor. Filistin’de kargaşanın daha da artmasının İsrail’in çıkarına olmadığını belirten gazete, hem İsrail’in hem de Batılı ülkelerin Abbas’a verdikleri desteği artırmasını istiyor.
" Filistinliler bir yandan kendi içlerinde kavga eder bir yandan da İsrail’e saldırmaya devam ederse bu kendi zararlarına olur. Barış sürecini desteklemeyen İsrailli politikacılar zaten görüşmeleri kesmek için mazeret arıyor. Filistinliler onlara bu mazereti vermeye devam ederse, bağımsız devlet kurmalarını öngören barış planından daha da uzaklaşmış olurlar."
Washington Post, Mısır’daki tartışmalı seçimlerin ardından Amerika’nın Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’e karşı tavrını sertleştirmeye başladığı görüşünde. Kahire hükümetiyle serbest ticaret görüşmelerinin fiilen askıya alındığını belirten gazete, bu ülkeye yapılan askeri ve ekonomik yardımların da gözden geçirilmesini istiyor:
" Amerika en büyük dış yardımı İsrail’e, ikinci büyük yardımı ise Mısır’a yapıyor. Mısır’a yardımı, kendi istekleri doğrultusunda baskı aracı olarak kullanması şarttır. Bu isteklerin başında Mısır’da yeni Cumhurbaşkanı ve parlamentosunun seçimle işbaşına gelmesini sağlayacak bir siyasi sistem kurulması geliyor. Bunun için de olağanüstü hal kaldırılmalı, siyasi yasaklar kaldırılmalı, basın ve sivil toplum örgütleri serbest çalışabilmeli, muhalefet lideri Ayman Nur serbest bırakılmalıdır. Eğer Mübarek bu yıl içinde bunları yapmazsa, ordusunu finanse etmek Amerika’nın çıkarlarına aykırı olur."
Amerika’nın El Kaide’nin iki numaralı ismi Ayman el Zevahiri’yi öldürülmek için Pakistan’da bir köye yaptığı füze saldırısının yankıları sürüyor. Amerika’nın olaydan dolayı Pakistan’dan özür dilemesi gerektiğini yazan Los Angeles Times, ancak Pakistan’ın da Usame Bin Ladin ve Zevahiri’nin yakalanması için daha ciddi çalışması gerektiğini vurguluyor:
" Geçen yıl Pakistan’ın kuzeyinde meydana gelen depremden sonra Amerika’nın derhal bölgeye yardım göndermesi takdir edilecek bir davranıştır. Amerikan askerleri ile yardım kuruluşlarının yardım faaliyetlerine katılması ve mali yardım yapılması Amerika’nın Pakistan’daki imajını güçlendirdi. Ancak geçen hafta bir köyün bombalanması, Amerikan karşıtlığını yeniden canlandırabilir. Elbette ki, bir savaşta böyle şeyler olur ama bu gerçek, yanlışlıkla öldürülen kadın ve çocukların trajedisini azaltmaz."
USA Today ise Amerika’da son günlerde önemli bir gündem maddesi olan başkanın yetkileri konusunu ele alıyor. Başkan Bush’un terörle savaş gerekçesini öne sürerek kendini yasaların üzerinde görmeye başladığını savunan gazete, bunun Amerika’nın temel ilkeleriyle çeliştiğini vurguluyor.
" Anayasanın yasama ile yürütme organları arasında kurduğu hassas dengenin korunması Kongrenin ve mahkemelerin tavrına bağlı. Cumhuriyetçi Partinin denetimindeki Kongre, şu ana kadar Bush’u engellemekte çekingen davrandı ama bu tavır son günlerde değişiyor. Beyaz Saray bundan ders çıkartmalıdır. Bush kendi idari yetkileriyle yetinip Kongre'nin çıkarttığı yasalara uygun davranmazsa, bir anayasa krizi yaşanabilir."
" Filistinliler bir yandan kendi içlerinde kavga eder bir yandan da İsrail’e saldırmaya devam ederse bu kendi zararlarına olur. Barış sürecini desteklemeyen İsrailli politikacılar zaten görüşmeleri kesmek için mazeret arıyor. Filistinliler onlara bu mazereti vermeye devam ederse, bağımsız devlet kurmalarını öngören barış planından daha da uzaklaşmış olurlar."
Washington Post, Mısır’daki tartışmalı seçimlerin ardından Amerika’nın Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’e karşı tavrını sertleştirmeye başladığı görüşünde. Kahire hükümetiyle serbest ticaret görüşmelerinin fiilen askıya alındığını belirten gazete, bu ülkeye yapılan askeri ve ekonomik yardımların da gözden geçirilmesini istiyor:
" Amerika en büyük dış yardımı İsrail’e, ikinci büyük yardımı ise Mısır’a yapıyor. Mısır’a yardımı, kendi istekleri doğrultusunda baskı aracı olarak kullanması şarttır. Bu isteklerin başında Mısır’da yeni Cumhurbaşkanı ve parlamentosunun seçimle işbaşına gelmesini sağlayacak bir siyasi sistem kurulması geliyor. Bunun için de olağanüstü hal kaldırılmalı, siyasi yasaklar kaldırılmalı, basın ve sivil toplum örgütleri serbest çalışabilmeli, muhalefet lideri Ayman Nur serbest bırakılmalıdır. Eğer Mübarek bu yıl içinde bunları yapmazsa, ordusunu finanse etmek Amerika’nın çıkarlarına aykırı olur."
Amerika’nın El Kaide’nin iki numaralı ismi Ayman el Zevahiri’yi öldürülmek için Pakistan’da bir köye yaptığı füze saldırısının yankıları sürüyor. Amerika’nın olaydan dolayı Pakistan’dan özür dilemesi gerektiğini yazan Los Angeles Times, ancak Pakistan’ın da Usame Bin Ladin ve Zevahiri’nin yakalanması için daha ciddi çalışması gerektiğini vurguluyor:
" Geçen yıl Pakistan’ın kuzeyinde meydana gelen depremden sonra Amerika’nın derhal bölgeye yardım göndermesi takdir edilecek bir davranıştır. Amerikan askerleri ile yardım kuruluşlarının yardım faaliyetlerine katılması ve mali yardım yapılması Amerika’nın Pakistan’daki imajını güçlendirdi. Ancak geçen hafta bir köyün bombalanması, Amerikan karşıtlığını yeniden canlandırabilir. Elbette ki, bir savaşta böyle şeyler olur ama bu gerçek, yanlışlıkla öldürülen kadın ve çocukların trajedisini azaltmaz."
USA Today ise Amerika’da son günlerde önemli bir gündem maddesi olan başkanın yetkileri konusunu ele alıyor. Başkan Bush’un terörle savaş gerekçesini öne sürerek kendini yasaların üzerinde görmeye başladığını savunan gazete, bunun Amerika’nın temel ilkeleriyle çeliştiğini vurguluyor.
" Anayasanın yasama ile yürütme organları arasında kurduğu hassas dengenin korunması Kongrenin ve mahkemelerin tavrına bağlı. Cumhuriyetçi Partinin denetimindeki Kongre, şu ana kadar Bush’u engellemekte çekingen davrandı ama bu tavır son günlerde değişiyor. Beyaz Saray bundan ders çıkartmalıdır. Bush kendi idari yetkileriyle yetinip Kongre'nin çıkarttığı yasalara uygun davranmazsa, bir anayasa krizi yaşanabilir."