Erişilebilirlik

Saddam'ın Yargılanması


Eski Irak devlet başkanı Saddam Hüseyin’in yargılanmasına 28 Kasım Pazartesi günü Bağdat’ta devam edilecek. Saddam Hüseyin, suçlu bulunursa, idam cezasına çarptırılabilecek. Ancak uluslar arası mahkemelerde bulunmayan idam cezasına, insan hakları örgütleri karşı çıkıyor.

Saddam Hüseyin ve arkadaşlarını yargılamak için kurulan Irak Yüksek Ceza Mahkemesinin kuralları uluslar arası hukukla Irak yasalarının bir karışımı. Mahkeme, Bağdat’ta kurulduğu ve Iraklı hakimlerle savcılar görev yaptığı için, ulusal bir nitelik taşıyor. Ancak Lahey’de eski Yugoslavya devlet başkanı Slobodan Miloşeviç’i yargılayan mahkeme gibi değişik uluslar arası mahkemelerin kurallarının da geçerli olmasından dolayı Bağdat’taki mahkemenin uluslararası bir niteliği de var.

19 Ekim’de duruşması başlayan Saddam Hüseyin ve yedi arkadaşı insanlığa karşı suç işlemekle itham edildi. İddianameye göre, tutuklular, 1982 yılında Duceyl kasabasında Saddam Hüseyin’e karşı düzenlenen bir suikast girişiminin ardından 140 kişiye işkence yapılması ve öldürülmesinden sorumlu tutuluyor.

Eski Irak lideri, hakkındaki suçlamayı reddetti. Üç saatlik oturumun ardından avukatların savunmalarını hazırlaması için duruşma 28 Kasım’a ertelendi.

Virginia eyaletindeki William ve Mary Üniversitesi’nde uluslar arası hukuk uzmanı olan Linda Malone, iddia makamının davaya niçin Duceyl olayıyla başladığını şöyle açıklıyor: "Duceyl olayı ve katliamı kanıtların açıklığı, kanıtların toplanması, yasal suçlamaların temeli, suçlamaya karşı güçlü bir savunma olmayışı gibi bir çok açıdan en kolay iddiaydı.”

Malone, eski Irak liderinin 1981 yılında güney Irak’taki Şiilere karşı düzenlenen saldırı ve 1988 yılında 180 bin Kürdün öldüğü Anfal operasyonu gibi suçlarından dolayı soykırımla itham edileceğini söylüyor. Malone, Kuveyt’in 1990 yılında işgal edilmesi nedeniyle Saddam Hüseyin’in savaş suçu işlemekten yargılanacağını da vurguluyor.

Saddam Suçlu Bulunursa, İdam Cezasına Çarptırılabilir

Amerikan Barış Enstitüsü uluslar arası hukuku uzmanı Laurel Miller, Irak’taki mahkemeyle diğer mahkemeler arasındaki en büyük farkın idam cezası olduğunu söylüyor: "Eski Yugoslavya ve Ruanda için kurulan uluslar arası ceza mahkemeleri Birleşmiş Milletler tarafından oluşturuldu ve Birleşmiş Milletler’in denetiminde çalışıyor. Bu ve başka sebeplerden dolayı, bu mahkemelerde idam cezası uygulanmıyor.”

Uzmanlar Saddam Hüseyin’i yargılayan mahkemenin kuruluşu sırasında Iraklı yetkililerin idam cezası konusunda ısrarcı olduğunu söylüyor.

Case Western Reserve Üniversitesi hukuk fakültesi öğretim üyesi ve Amerika’nın önde gelen uluslar arası ceza hukuku uzmanlarından Michael Scharf mahkemede görevli bazı Iraklı yargıçların eğitimine yardımcı oldu. Scharf, Saddam Hüseyin’e idam cezası verilmesi seçeneği konusunda hakimlerin savunduğu mantığı şöyle anlatıyor: "Öncelikle ‘kökeni Hamurabi’ye kadar uzanan hukuk geleneğimizden büyük gurur duyuyoruz. Dünyadaki ilk ceza hukuku bizim ülkemizde yazıldı. O zamandan beri ölüm cezası hep vardı ve bu bizim hukuk geleneğimizin bir parçasıdır. Bundan vazgeçmeyiz.’ dediler. Ardından da ‘bunlar insanlığa karşı işlenmiş en büyük suçlardır. Nuremberg’de insanlar bu suçlar yüzünden idam edildi. İnsan hakları sözleşmeleri bile çok ciddi durumlarda idam cezasına izin verir. ‘ dediler. Üçüncü olarak da Napolyon örneğinden kaygı duyduklarını belirttiler ve tıpkı 100 veya 200 yıl önce Napolyon’un ilk yakalanmasının ardından kaçarak iktidarı ele geçirmesi gibi Saddam Hüseyin’ın de en ağır suçlardan mahkum edildiği halde idam edilmemesi durumunda, ileride bir gün aftan yararlanabileceğini, kaçabileceğini sonra da Irak’ı yeniden ele geçirip terör estirmesinden korktuklarını söylediler.”

Irak’taki mahkemede idam cezası verilmesi seçeneğinin de yer alması uzmanlarla insan hakları örgütlerinin tepkisine neden oldu.

Tepki gösterenlerden biri de İnsan Hakları Gözlem Örgütünün Uluslar arası Adalet Programının yöneticisi Richard Dicker: "İnsan hakları açısından bakıldığında idam cezası acımasız ve insanlık dışı bir cezadır. Uygulanmaması gerekir. Yugoslavya, Ruanda, Sierra Leone, uluslar arası Ceza Mahkemesi gibi uluslar arası mahkemelerin hiç birinde idam cezası uygulanmıyor. Irak’ta da uygulanmaması gerekir. Bu ceza hem acımasız ve insanlık dışı bir ceza, hem de eski rejimin uyguladığı bir cezanın devamı niteliğinde. Ayrıca, idam cezasının müebbet hapse indirilmesi imkanı da bulunmuyor. Bu da ceza verildikten sonra indirim yapılması hakkını garanti altına alan uluslar arası hukukun temel ilkelerini ihlal ediyor.”

İdam cezasının geçerli olması nedeniyle bir çok ülke Saddam Hüseyin’i yargılayan özel mahkemeye hukuki destek vermeyi reddetti. Bu nedenle Iraklı yargıçların uluslar arası hukuk konusundaki eğitimine Amerikalı uzmanlar yardımcı oldu. Linda Malone, bazı öğrencilerinin de yardım önerisinde bulunduğunu söylüyor: "William and Mary’deki hukuk öğrencilerim bu konuda yoğun bir çaba harcıyor. Biliyorsunuz Amerikalı hukuk öğrencileri Amerikan adalet sistemi içinde de yargıçlara yardım eder. Mahkemenin baktığı konularla ilgili olarak yasalar hakkında tarafsız bir bakış sağlanmasına yardımcı olur. Şimdi Irak’taki mahkeme için de benzer bir çalışma yürütülüyor.”

Malone ve diğer uzmanlar Saddam Hüseyin’in adil biçimde yargılanmasının çok önemli olduğunu vurguluyor. Uzmanlar, Özel mahkemenin bunu başarması durumunda Irak’ın dünya çapında bir adalet sistemi oluşturabileceği konusunda uluslar arası topluma da güven vereceğini söylüyor.

XS
SM
MD
LG