Erişilebilirlik

Hiroşima'nın 60. Yıldönümü


Japonya, Hiroşima’ya atom bombası atılmasının 60’ıncı yıldönümünde, ölen 272 binden fazla kişiyi törenlerle anıyor.

Bugün Hiroşima’da Barış Anıtı Parkı’nda yapılan törene onbinlerce kişi katıldı.

Törende konuşan Hiroşima valisi, dünya barışı için çağrıda bulundu ve nükleer silah bulunduran ülkeleri insanlığın geleceğini tehlikeye atmakla suçladı. Vali ayrıca, Birleşmiş Milletler’den, 2020 yılına kadar tüm ülkelerin elindeki nükleer silahları yol etmesini istedi.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika’nın, iki Japon kentine; Hiroşima ve Nagasaki’ye attığı atom bombaları, bugüne kadarki savaşlarda kullanılan tek nükleer silah olarak tarihe geçti. Özel olarak değiştirilmiş bir B-29 bombardıman uçağından atılan bombanın yol açtığı korkunç tahribat, üzerinden 60 yıl geçtiği halde hala büyük tartışmalara konu oluyor.

Atom bombasını hedefine taşıyan ve Enola Gay adıyla bilinen pervaneli bombardıman uçağı ise son yıllarda restore edildi ve müzede sergilenmeye başladı. Uçak, Enola Gay adını pilotunun annesinin adından alıyor. Bu tarihi uçak, başkent Washington yakınında Virginia eyaletindeki Hava Müzesi’nin dev hangarında 100’den fazla Amerikan ve yabancı ülke uçağıyla birlikte sergileniyor.

Enola Gay'in önündeki küçük bir plaket üzerinde şunlar yazılı: “Bir savaşta ilk kez kullanılan atom silahı, Martin şirketi tarafından yapılmış olan bu uçakla 6 Ağustos 1945 tarihinde Japonya’nın Hiroşima kentine atılmıştır.”

Bombanın etkilerini yaşamış ve bugün hayatta olanlar için bu bilgi son derece anlamsız. Uçak 2003 yılında sergilenmeye başladığında Hiroşima’yı yaşamış olan Japon Sunao Tsuboi, bu durumu protesto etmişti: “Enola Gay’i sergilemek istiyorlarsa, bombayı attığı zaman aşağıda olanları da tam olarak anlatmaları lazım. Bu bombanın yolaçtığı tahribatı ve bütün tarihi gerçekleri göstermeleri lazım...”

Aslında Enola Gay adlı bombardıman uçağı daha önce de Washington’daki Smithsonian Uzay ve Havacılık Müzesi’nde sergileniyordu. Ancak 1995 yılında Hiroşima’nın 50’nci yıldönümü dolayısıyla yeniden düzenlenmek istenen sergi, o zaman büyük tartışmaya yolaçtı.

Amerika’da nükleer silah aleyhtarı bir sivil toplum örgütü olan Nükleer Çağda Barış Vakfı sergide bombanın Japon halkı üzerinde yol açtığı etkileri ayrıntılı olarak göstermeye hazırlanıyordu.

Ancak bazı çevreler planlanan serginin Hiroşima’daki Japon kurbanların acılarına geniş yer verirken, Japonya’nın askeri eylemleriyle yol açtığı kayıplardan söz etmediğini savunarak bu durumu eleştirdi. Bu planlara karşı çıkanlardan biri de Hava Kuvvetleri Derneği’nin yayınladığı derginin editörü John Correll’di. Correll şunları söyledi: “Sergide uçağın önüne, attığı bombayla kaç kişinin ölümüne yolaçtığını da yazmak istiyorsanız, yazın. Hiroşima’da 80 bin kişinin öldüğü yazılabilir ve bu tabii korkunç bir kayıp. Ancak bunu yapınca Japon askeri imparatarluğunun,1931-1945 yılları arasında dünyada 17 milyon kişinin ölümüne yolaçtığını da bir yere yazmak gerekir.”

İkinci Dünya Savaşı’nda Pasifik Cephesi’nde ölenlerin sayısı konusunda çok farklı bilgiler var. Hiroşima’ya atılan atom bombasınınsa birkaç dakika içinde yaklaşık 80 bin kişinin ölümüne sebep olduğu biliniyor. 60 bin kişi de daha sonra bombanın uzun dönemli etkileri nedeniyle öldü.

Amerika, Hiroşima’dan üç gün sonra da 9 Ağustos 1945’de Japonya’nın Nagasaki kentine daha küçük çaplı bir atom bombası atacak ve bundan sonra Japon imparatorluğu savaşta yenilgiyi kabul edecekti.

John Correll, Hiroşima ve Nagasaki’ye atom bombaları atılmasının bütün yönleriyle sergilenmesine ve farklı görüşlerin dengeli bir şekilde sunulmasına itirazı olamayacağını söylüyor: “Atom bombasının kullanılması hakkında çok şey söylenebilir. Sergiyle ilgili sorun, sunuş tarzının derinlikten yoksun olması değil, dengeli olmamasıydı.”

Tartışma, yol açtığı kayıplarla ilgili sayılar konusundaki anlaşmazlığın yanı sıra atom bombasının kullanılmış olmasından da kaynaklanıyordu. Amerikan Hava Kuvvetleri’nin tarih uzmanlığı görevinde bulunmuş olan ve 1995 yılında Havacılık Müzesine sergi konusunda danışmanlık yapan Richard Kohn, Hiroşima’ya atom bombası atma kararının bugün bile tartışıldığını hatırlatıyor. Kohn şu soruları soruyor:

“Bu gerçekten gerekli miydi? Japonya zaten yenilgiye uğratılmamış mıydı? Bomba atmak yerine Japonya’ya işgal etmek milyonlarca değilse bile binlerce Amerikalı’nın ve Japon’un ölümüne gerçekten yolaçar mıydı? Bütün bu konular, daha 1945 yılında Başkan Harry Truman tarihi kararını vermeye hazırlanırken zaten masadaydı.”

1995 yılında olayın 50’inci yıldönümü dolayısıyla planlanan ve iptal edilmesi gereken serginin yolaçtığı tartışmalar, Amerikan toplumunun farklı kesimlerini adeta içine çekti. Kongre üyeleri, eski muharipler, nükleer silah aleyhtarı gruplar ve diğer birçokları konuyu yoğun bir şekilde tartıştı. Smithsonian Müzeleri Kurumu sergiyi iptal etti ve yerine bombayı Hiroşima’ya atan Amerikan uçağının mürettebatını konu alan daha küçük çaplı bir sergi açtı.

2003 yılında ise kurum, Virginia’da açılan yeni hava müzesinde Enola Gay uçağını, tamamen restore edilmiş olarak sergilemeye başladı ancak yeni tartışmalardan kaçınmak için, bombanın tarihi önemi ve yolaçtığı sonuçlar üzerinde yorum niteliğinde hiçbir unsura yer vermemeyi tercih etti. 1995 yılında müzeye danışmanlık yapmış olan tarihçi Richard Kohn, bu son sergiyi eleştiriyor: “Amerika’nın en büyük müzesinin, atom bombasını atan uçaktan yola çıkarak, modern çağın en önemli tarihi olaylarından birine ışık tutmak için gerekli yaratıcılığı ortaya koyamamış olması bence, son derece hayal kırıcı.”

Smithsonian Müzeleri’nin sözcüsü ise Hiroşima’ya atom bombası atan uçakla ilgili farklı bir sergi düzenlemeyi düşünmediklerini belirtti.

XS
SM
MD
LG