Amerika’nın Bağdat Büyükelçiliği sözcüsü Alberto Fernandez, ülkesinin her kesimden Iraklılarla diyaloğu sürdürdügünü belirterek, kendilerine muhalif, silahlı gruplarla yapılan temasların yeni bir şey olmadığını söyledi.
Fernandez Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada El Kaide’nin kesinlikle muhatap alınmadığının altını çizerken Ensar El Sünne ve Muhammed’in ordusu gibi Amerikan güçlerini hedef alan örgütlerle temaslarının olup olmadığı konusunda ayrıntı vermekten kaçındı, ancak suç işlememiş eski Baas Partisi üyelerine siyasal temsil kapısının her zaman açık olduğunun hatırlattı.
Fernandez: “ Bu temasları aylardır sürdürüyoruz. Her başarılı büyükelçiliğin yapması gerektiği gibi bulunduğumuz ülkenin her kesiminden insanla görüsüyoruz. Yaşam tarzları ve politik eğilimleri farklı olan geniş bir yelpazeye ulaşıyoruz. Amerikanın Irak’taki varlığını destekleyenlerden tutun da karşı olanlara kadar herkese. Bu da yeni bir şey değil” diyerek direnişçilerle başlatılan temasları bu ilkeye bağladı.
Fernandez başarılı olarak nitelendirdiği genel seçimlerden sonra büyük bir çoğunlukla oy kullanmayan Sünni Arapların siyasal sürece dahil edilmeye çalışıldığını söyleyerek bu yönde hem kendilerinin hem de yeni Irak yönetiminin büyük çaba harcadığını dile getirdi. Bu çaba çerçevesinde farklı gruplarla, farklı düzeyde temasların kurulduğunu belirten Fernandez, yeni oluşturulan Irak hükümetinin bu sürecin ürünü olduğunu söyledi.
Fernandez temasların şiddeti durdurmayı ve Iraklıları sorunlarını siyasal yöntemlerle çözmeye yöneltmeyi amaçladığını belirterek bu doğrultuda olumlu kazanımların bulunduğuna işaret etti. Seçimleri boykot eden Irak İslami Partisi’nın anayasa hazırlık sürecine dahil olmasının güzel bir örnek olduğunu söyleyen Fernandez şeçimlere katılmayan birçok Sünni grubun bu siyasal sürece dahil olma niyetinin bulunduğunu savundu.Irak Başbakanı İbrahim El Caferi’nın ülkedeki güvenliğin iki yıl içerisinde tamamen sağlanacağı yönündeki açıklamasını değerlendiren Fernandez tam kontrolün ne zaman sağlanacağını söylemenin güç olduğunu, ancak Iraklıların kendi kendilerini yönetmeye başlamalarının yıldönümünde, her geçen gün Iraklı güvenlik birimlerinin daha da güçlendiğini söyledi. Fernandez bu noktada Amerikalıların Iraklılarla yaptığı temaslardan çok, Iraklıların Iraklılarla yaptığı temasların daha önemli olduğunu belirterek, Amerika’nın bu konuda her zaman yeni Irak yönetimini desteklediğini söyledi. Temaslar sırasında Amerikalı ve Iraklı tarafların tutumlarını kendi politikaları doğrultusunda belirlediğini söyleyen Fernandez, iki tarafın da sorunların siyasal ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi noktasında hem fikir olduğunu belirtti.
Temasların tek bir şekilde tanımlanmasının güç olduğunu belirten Fernandez, kimi görüşmelere Büyükelçiliğin kimilerine Amerikan ordu mensuplarının kimilerine de yalnızca Iraklı yetkililerin katıldığını söyleyerek, aynı şeyin muhataplar için de geçerli olduğunu ve çeşitli kesimlerden Iraklılarla görüşüldüğünü hatırlattı.
Son olarak Washington Post gazetesinde yer alan Kürt grupların kentteki Arap ve Türkmenleri yasal olmayan yöntemlerle gözaltına alıp Şüleymaniye ve Erbil gibi kentlere götürdükleri yönündeki haberleri değerlendiren Fernandez, Amerikan Büyükelçiliğinin, her zaman Irak’ta insan haklarını desteklediğini, kimsenin hukuktan üstün olmaması gerektiğini savunduğunu ve terörle mücadelenin Iraklıların haklarına tecavüz için kullanılmasına karşı olduğunu belirtti. Bağdat'taki Amerikan Büyükelçılığı Şözcüsü Alberto Fernandez, bu tür ihlalleri koalisyon güçlerine bağlı askerlerin yaptığını tespit ettiklerinde faillerin yargılanıp gerekli cezaya çarptırıldığını söyleyerek aynı ihlalleri bir Iraklının yapması durumunda bunun cezasının yasal mercilerce verilmesinden yana olduklarını belirtti.