Erişilebilirlik

Dünyada 17 Milyon Kişi Mülteci


Birleşmiş Milletler, 20 Haziran’ı Dünya Mülteciler Günü ilan etti. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin verilerine göre, dünyada yaklaşık 17 milyon kişi mülteci konumunda. Mülteci kabul eden16 ülke arasında Amerika ilk sırada yeralıyor.

Amerika’nın Sesi muhabiri Serena Parker’ın haberine göre Amerika, 1975 yılından bu yana, iki buçuk milyondan fazla mülteciye yerleşme imkanı sağladı. Amerika Dışişleri Bakanlığının Nüfus, Mülteciler ve Göç Bürosundan sorumlu müsteşar yardımcısı Linda Thomas-Greenfield, mülteci akınının devam ettiğini ancak aradan geçen zaman içinde mültecilerin geldikleri ülkelerin değiştiğini söylüyor. Yetkili şöyle diyor:

"Eskiden, kabul ettiğimiz mülteciler dünyanın iki bölgesinden geliyordu. Ya eski Sovyetler Birliği’nden veya Güneydoğu Asya’dan. Bugün, bu durum değişti. Geçen yıl Amerika’da iskan edilen mültecilerin yarısından fazlası Afrikalıydı.”

2004 yılında Amerikan yönetimi 65 ülkeden yaklaşık 52 bin mülteci kabul etti. Bunun dışında Amerika her yıl yaklaşık 20 bin Kübalı ve Haitili’yi göçmen olarak kabul ediyor, ayrıca dünyanın değişik bölgelerinden gelen 20 ila 40 bin arasındaki sığınmacıya kapılarını açıyor. Linda Thomas-Greenfield, yönetimin 2005 yılında da yaklaşık olarak aynı sayıda mülteci beklediğini söylüyor.

Mülteci ve sığınmacı sayısının düştüğü tek istisnai dönem New York ve Washington’daki 11 Eylül 2001 terör saldırıları sonrasında yaşandı. 2002’de Amerika’nın kabul ettiği mülteci sayısı 22 bin'e düştü. Amerikan Vatandaşlık ve Göç Hizmetleri Bürosu’na bağlı İltica, Sığınma ve Uluslararası Operasyonlar Servisi müdürü Joseph Cuddihy, 11 Eylül’den sonra mültecilere ve sığınmacılara kapıları açık tutarken, Amerika’ya zarar vermek isteyenlere karşı ülkeyi korumayı amaçlayan bir politika benimsediklerini söylüyor:

"Doğal olarak Amerika’ya gelen insanların ülkemize bir tehdit oluşturmadıklarından emin olmak için daha bilinçli davranmaya başladık. Dolayısıyla, alanlarımıza, limanlarımıza gelenlerin gerçekten mülteci olduklarından emin olmak için, sabıka kayıtlarının ve kişisel bilgilerin araştırılması konusundaki faaliyetlerimiz arttı.”

Amerika’da iskan edilen mülteciler, mevcut güvenlik önlemlerine ilave olarak kültürel oryantasyon da görüyor. Bu konudaki dersler mülteci kamplarında ve genellikle de mültecilerin ana dillerinde veriliyor. Bu derslerde, mültecilerin iskan edileceği bölgelerdeki kültürel değerler ve günlük hayata ilişkin bilgilerin yanı sıra, uçakla seyahat ve modern elektrikli araçların kullanımı gibi temel bilgiler veriliyor.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Halkla İlişkiler Sorumlusu Joung-Ah Ghedini, Amerikalıların büyük bir kısmının mültecilere Amerika’da yaşama izni verilmesini büyük bir fırsat olarak gördüğünü söylüyor ancak mülteciler açısından bunun gerçekten çok zor bir seçim olduğunu belirtiyor. BM yetkilisi, "Onlar için buraya yerleşmek, belki de bir daha hiç ülkelerine dönememek anlamına geliyor,” diyor.

Ancak Ghedini, mülteciler için ülkelerine dönmenin mümükün olmadığı ve komşu ülkelerin de kendilerine sığınma hakkı tanımadığı durumlarda, tek seçeneğin başka bir ülkede iskan olduğunu da vurguluyor. Ghedini mültecilerin Amerika’da iskan edildikten sonra, yeni yaşamlarına uyum sağlama eğiliminde olduklarını söylüyor:

"Mültecilerin büyük bir kısmı, Amerika’da kendilerine sağlanan siyasi haklara, eğitim olanaklarına ve toplumsal fırsatlara daha önce hiç sahip olmadıkları için, buraya geldiklerinde en yurtsever Amerikalılar oluyorlar. Saatlerce zor koşullar altında çalışıyorlar, Amerika’yı kendi evleri haline getirmek ve toplumdan aldıklarını geri vermek için bütün güçleriyle çaba harcıyorlar.”

Mülteciler Minnesota’nın Saint Paul, Kansas’ın Topeka kentleri gibi, ülkenin değişik köşelerindeki kent ve kasabalara yerleştiriliyor. Amerika Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İskan Bölümü Yöneticisi Ronald Munia, mülteciler ile sığınmacıların son yıllarda Washington çevresindeki bölgeleri nasıl değiştirdiğini şu sözlerle anlatıyor:

"Örneğin Washington’ın U caddesi ve çevresine artık “küçük Etyopya” deniyor. O bölgede yaklaşık on Etyopya restoranı var. Burası kısa bir süre öncesine kadar kimsenin gitmediği bir yerdi. Virginia’da Arlington’a giden yolda ise güneydoğu Asyalılar var. Benzer görüntülere Amerika’nın her tarafında rastlamak mümkün.”

Amerika’ya yerleşen mültecilere çalışma izni veriliyor ve kısa bir süre içinde çalışma olanağına kavuşuyorlar. Munia böylece mültecilerin kendilerine ve ailelerine bakabildiklerini ve yapılan yardımların azaldığını söylüyor. Bir yıllık mültecilik süresinden sonra, kalıcı oturma izni için başvuru yapmak mümkün oluyor. Beş yıllık kalıcı oturma sonrasında ise Amerikan vatandaşlığına geçiş için başvuru yapılabiliyor.

XS
SM
MD
LG