Erişilebilirlik

16 Haziran 2005: İran Seçimleri Ve Demokrasi Hareketi Ön Planda


İran’da yarın yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimini değerlendiren Washington Post, İran halkının seçimlere olan inancını artık yitirdiğini savunuyor. Gazete, Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi’nin dört yıl önce büyük umutlarla seçildiğini hatırlatıyor ancak, İran halkının bu süre içinde, gerçek iktidarın seçimle gelen yöneticilerde değil, mollalarda olduğu gerçeğini gördüğünü belirtiyor. Yazı devamla şöyle:

"Amerikalı yöneticiler dört yıl önce, seçimle işbaşına gelen reformcularla çalışmanın mı, yoksa demokratik bir devrimi beklemenin mi daha doğru olacağını tartışıyordu. Artık bu seçenekler mevcut değil. Demokrasi yanlısı gruplar bir dağınıklık içinde. Durum böyle de olsa, seçim kampanyasının da gösterdiği gibi, halk arasında siyasi özgürlük ve insan hakları talebi hala çok güçlü. Bu seçim bir devrime yol açmayacak ama dini diktatörlükteki çatlakların biraz daha artmasını şimdiden sağlamış ve İran halkının sadece çok küçük bir kısmının bu ideolojiyi kabul ettiğini göstermiş bulunuyor."

USA Today ise, İran seçimlerinden yola çıkarak Amerika’nın yabancı ülkelere yaptığı müdahalelerin sonucunu sorguluyor. Washington yönetiminin, yarım asır önce İran’da bir darbe düzenleyerek Şah yönetimini başa geçirdiğini hatırlatan gazete, bunun sonucunda 1979 yılında Amerikan karşıtı bir İslam devriminin yaşandığını belirtiyor. Gazete, Amerika’nın güç kullanarak halkların gönlünü fethedemeyeceği görüşünde.

"İran örneği de gösteriyor ki, Washington yönetimi, çok iyi niyetli bile olsa, bazı çözümleri zorla dayattığında bunun uzun vadeli etkisi çok sınırlı oluyor, hatta bazen geri tepiyor. Buna karşılık, Amerika, soğuk savaş döneminde savunduğu demokratik değerlerle Doğu Avrupa halkları üzerinde önemli bir etki oluşturabildi. Amerika bugün Irak’ta da istemediği sonuçlarla karşı karşıya. Amerika, Irak’ı işgal ettiğinde, bu ülke terörle savaşın önemli cephelerinden biri değildi, ama artık öyle. Ve Irak’ta Amerikan karşıtı, İslamcı bir rejim kurulması bile mümkün."

New York Post gazetesi ise, Hamas ve İslami Cihad örgütlerine karşı izlediği politikadan dolayı Filistin yönetimini eleştiriyor. Gazete, terörist olarak tanımladığı bu örgütlerin barış planı çerçevesinde silahsızlandırılması gerektiğini kaydediyor ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ı bu yönde adım atmaya çağırıyor.

"Ne tür anlaşm yapılırsa yapılsın, terör ve demokrasi birlikte varolamaz. Terör, İsrail’e karşı olduğu gibi Filistin’deki ılımlılara da karşı bir tehdit oluşturmaktadır. Bu tehdidi ortadan kaldırma sorumluluğu da Mahmud Abbas’a düşüyor. Bu, elbette ki, hiç de kolay olmayan ve siyasi tehlikeler barındıran bir görevdir. Ama Filistinlilerin hem İsrail’le hem de kendi aralarında gerçek bir barış sağlaması için mutlaka yerine getirilmesi gereken bir görevdir."

New York Times, Temsilciler Meclisi eski başkanı Newt Gingrich ile Senato eski çoğunluk lideri George Mitchell başkanlığındaki komisyonun Birleşmiş Milletler’deki reform çalışmalarıyla ilgili önerilerini mercek altına alıyor. Komisyonun önerilerine destek veren gazete, Birleşmiş Milletler’de köklü bir reformun Amerika’nın da çıkarına olacağını savunuyor:

"Amerika 60 yıl önce Birleşmiş Milletler’in kuruluşunda önemli bir rol üstlenmişti. Washington, Genel Sekreter Kofi Annan’ın önerilerinin tartışılacağı Birleşmiş Milletler zirvesinde de öncü bir rol üstlenmelidir. Gingrich ve Mitchell başkanlığındaki komisyonun raporunda da belirtildiği gibi, Birleşmiş Milletler sözleşmesi en az o gün olduğu kadar bugün de Amerika’nın çıkarlarını yansıtıyor."

XS
SM
MD
LG