Erişilebilirlik

11 Ocak 2005: Filistin ve Irak Seçimleri Üzerine Yorumlar


Filistin halkının Pazar günü yapılan seçimde İsrail kontrol noktalarındaki zorluklara ve Hizbullah ile İsrail ordusu arasında yaşanan çatışmalara rağmen sandık başına gittiğini vurgulayan New York Times, seçimi kazanan Mahmud Abbas’ın Arap dünyasındaki tek seçilmiş lider olduğuna dikkat çekiyor. Yeni Filistin liderini zor günlerin beklediğini hatırlatan gazete, Mahmud Abbas’ın İsrail’le bir anlaşma sağlamak için terörle mücadele etmesi ve Filistin halkını barışa giden yolda bazı fedakarlıklara ikna etmesi gerektiği görüşüne yer veriyor:

"Abbas, Hamas ve İslami Cihad gibi örgütlerle uğraşmanın yanı sıra, farklı silahlı gruplara katılan işsiz ve kızgın bir gençlikle de uğraşmak zorunda. Bu gençler, Filistin güvenlik servislerinde yapılacak bir reformla burada istihdam edilip maaş alabilir. Tabii, İsrail’in Abbas’a bu fırsatı tanıması ve Filistinlilerin de yeterli eğitim ve disiplini sağlaması koşuluyla. Abbas’ı bekleyen çok daha zor bir görev ise, Filistin halkını İsrail’le gerçeklere dayalı bir görüşme sürecine hazırlamak. Filistinliler, İsrail konusunda çocuklarını daha uzun bir süre “ya hep ya hiç” mantığıyla yetiştiremez. Bu tavrı ne kadar devam ettirirlerse, bir anlaşmaya varmak da o kadar gecikecektir ve Filistinliler barış konusunda ne kadar oyalama tavrı izlerse, o kadar çok toprak kaybedecektir."

Washington Post da Filistin’de Pazar günü yapılan devlet başkanlığı seçimini, sınırlı bir rekabet yaşanmasına ve katılımın istenen ölçüde olmamasına rağmen bir başarı olarak değerlendiriyor. Ilımlı lider Mahmut Abbas’ın zaferiyle sonuçlanan seçimin, Ortadoğu’daki demokratikleşme sürecine olduğu kadar İsrail-Filistin barış sürecine de ivme kazandıracağını vurgulayan gazete, 30 Ocak’ta Irak’ta yapılacak seçimin de benzer bir olumlu sonuca yol açıp açmayacağını sorguluyor:

"Irak’taki temel çelişki artık Amerika öncülüğündeki işgal gücüyle kırgın bir halk arasında değil, Batı tipi bir demokrasi kurulmasını isteyenlerle yerli ve yabancı aşırı İslamcılar arasında yaşanıyor. Yapılacak seçimin en önemli sonucu Şii liderlere güç vererek ülkenin ilk kez çoğunluk tarafından desteklenen bir hükümet tarafından yönetilmesini sağlamak olacak. Eğer seçimler ertelenirse, bu Sünni isyancılara güç verecektir ve sözünü dinletmek açısından şiddet, demokrasinin önüne geçecektir. Bu açıdan bakıldığında seçimlerin yapılması gerektiği sonucuna varmak hiç de zor değil."

Iraklı Sünnilerin 30 Ocak seçimini boykot etmeye hazırlandığını hatırlatan Christian Science Monitor de, Amerikan İç savaşı sonrasında yapılan seçimi örnek vererek, boykot taktiğinin işe yaramadığını savunuyor. Gazete, Iraklı Sünnilerin ülkenin geleceğinde söz sahibi olmak için boykot düşüncesinden vazgeçerek, seçime katılmaları gerektiği görüşüne yer veriyor:

"Tarih boykotların başarısız olduğunu ve seçime katılan muhaliflerin beklemedikleri sonuçlarla karşılaştığını gösteriyor. Bu nedenle, Irak’ın bütünlüğü açısından tehlikeli bir durum yaratmak yerine, Sünnilerin çıkarları için mücadele etmek ve Şiiler arasında bir bölünme yaşanmasını beklemek daha doğru olacaktır. Ve eksik yapılmış bir seçim, Irak’ın tarihi düşmanı İran’ın, Iraklı Şiileri daha kolay yönlendirmesine yarayacaktır. Irak’ın demokratikleşme treni istasyondan ayrılıyor. Sünniler vakit kaybetmeden bu trene binmelidir."

USA Today gazetesinde ise, yazar Ralph Peter’ın bazı ülkelerde demokrasinin başarısızlığa uğrama nedenlerini irdeleyen bir makalesi dikkat çekiyor. Pakistan örneğinden hareket eden yazar, sivil yönetimlerin bu ülkeyi yolsuzluk, demagoji ve şiddet ortamına sürüklediğini belirterek, acı da olsa askeri yönetimin Pakistan’ın son umudu olduğunu kabul etmek gerektiğini savunuyor. Yazar, Pakistan örneğinden yola çıkarak Irak için şu sonuçlara varıyor:

"İlk olarak belirtmek gerekir ki, akrabalık ilişkilerinin ulusal çıkarın önüne geçtiği aşiret kültürlerinde, demokrasiyi zor bir mücadele bekliyor. Çıkartılması gereken ikinci ders ise, demokrasinin en büyük düşmanının yolsuzluk olduğudur. Dünyanın, ülkeyi sadece süngülerin bir arada tuttuğu yeni bir Pakistan’a ihtiyacı yok. Eğer Irak’ta birileri demokrasiyi baltalayacaksa, bunlar yabancı teröristler değil, yolsuzluğa bulaşmış siyasi elitler olacaktır. Generallerin yolunu politikacılar açıyor."

XS
SM
MD
LG