Erişilebilirlik

7 Mayıs Amerikan Basınından Özetler


Christian Science Monitor Kıbrıs’ta Türk ve Rum kesimleri arasındaki birleşme görüşmelerinin umut verici olduğunu yazıyor. Haberde Talat ve Hristofyas’ın eski arkadaş olduklarına dikkat çekiliyor:

"Kıbrıs’taki birleşme yanlıları, 19 Nisan seçimlerinde milliyetçi Ulusal Birlik Partisi’nin, Talat’ı destekleyen Cumhuriyetçi Türk Partisi’ni geride bırakmasıyla büyük şok yaşadı. Ancak uzmanlar, Kıbrıslı Türklerin büyük bir kısmının Avrupa Birliği üyeliğini içeren bir anlaşmayı desteklediğini belirtiyor ve seçim sonuçlarının müzakereler açısından ciddi bir engel oluşturmayacağını kaydediyor. Müzakerelerdeki en zor mesele ise, yerlerinden edilen Rumların mülkiyet hakları konusu. Ayrıca taraflar iki kesimli bir federasyon konusunda uzlaşsa da, Türkler azınlıklara daha fazla hak tanınmasını istiyor. Rumlar ise federal devletin yetkilerinin artırılmasını savunuyor"

Washington Post Obama yönetiminin Mısır’a yapacağı askeri yardımı koşula bağlamamasını eleştiriyor. Gazete, Amerika’nın bu tavrıyla Hüsnü Mübarek’in baskıcı yönetimine destek verdiğini vurguluyor:

"Hüsnü Mübarek ve benzer Arap diktatörler, bütün Ortadoğu’da kamuoyunun tepkisini topluyor. Bush, Mısır’da demokratik reformlar yapılmasını istediğinde, Arap halkının sempatisini kazanmıştı. Bush’a yönelik eleştiriler bu politikasını sürdürmemesinden kaynaklanıyor.Şimdi Arap halkı, Obama yönetiminin de, güvenlik konularında işbirliği yapılması karşılığında Arap diktatörleri destekleme politikası izleyeceğini öğrendi. Zaten El Kaide’nin, Saddam Hüseyin’in ve Hamas’ın oluşmasını da bu politikalar sağlamıştı. Mübarek, şimdi kendi yerine oğlunu hazırlıyor. Bu durumda ise Mısır’da baskıcı yönetim daha yıllarca sürecek. Ve bunun sonu belki de bir İslam devrimi olacak. İşte Amerika, böyle bir senaryoya koşulsuz destek veriyor."

New York Times Bush döneminde terör zanlılarına yapılan işkencelerin açıklanmasını tarihi bir dönüm noktası olarak görüyor. Ancak gazete, zanlıların ifadelerinin açıklanmasına konan yasağın hala devam etmesini çelişkili buluyor:

"Adalet bakanlığı, terör zanlılarının ifadelerinin açıklanması konusunda Bush yönetiminin politikasını sürdürmek yerine, bu konudaki başvuruları nasıl cevaplandıracağını düşünüyor. Oysa yapılması gereken şey, ifadelerin kamuoyuna açıklanmasıdır. Guantanamo’daki tutuklulara yönelik muamelenin açıklanması konusunda avukatlara konan yasak da kaldırılmalıdır. CIA’nın tutukluların sorgulanması sırasında yaptığı kayıtların silinmesiyle en önemli deliller yok edildi. İşkencenin nerede başladığı ve Bush yönetiminin belirlediği sınırların aşılıp aşılmadığı bile bilinmiyor. Bu nedenle Obama yönetimi, tutukluların neler yaşadıklarının kendi ağızlarından duyulmasına izin vermelidir."

Boston Globe gazetesi ise Guantanamo’daki tutukluların, askeri komisyonlar yerine federal mahkemelerde yargılanması çağrısında bulunuyor. Gazete, askeri komisyonların çalışma biçimini de eleştiriyor.

"Bush yönetiminin askeri komisyonlara başvurmasının nedeni, tutuklular aleyhindeki delillerin büyük bir kısmının işkence altında alınan ifadelerden oluşmasıydı. Delillerin geldiği bir başka kaynak ise Amerikan istihbarat raporlarıydı. Yetkililer, bu raporlardaki bilgilerin kabul edilmesini istiyorlar, ancak bu bilgilerin kaynaklarını bir mahkemede açıklamaya yanaşmıyorlardı. Federal ceza mahkemeleri, baskı altına alınan ifadelere veya dedikoduların delil olarak sunulmasına izin vermez. Savcılık makamının, iddialarını daha güçlü temellere oturtması istenir. Obama, işkenceyi yasaklarken, güvenlik ve özgürlüğün bir arada olabileceğini söylemişti. Şimdi bu sözlerini hayata geçirmeli."


XS
SM
MD
LG