Avustralyalı yetkililer Hint Okyanusunda arama yapan bir geminin kayıp Malezya uçağının kara kutusundan geldiği sanılan yeni sinyaller belirlediğini bildirdi.
Çok uluslu arama ekibinin koordinatörü Angus Houston son gelişmenin Boeing 777 tipi uçağı arama çalışmalarında bugüne kadar sağlanan “en umut verici işaret” olduğunu açıkladı.
Houston birkaç gün alacak daha da doğrulayıcı bilgiye ihtiyaç olduğunu ancak gemiye takılı ABD donanmasına ait ses dedektörünün elde ettiği bilginin “son derece cesaret verici” olduğunu söyledi.
Houston Avustralya gemisi Ocean Shield tarafından çekilen Amerikan dedektörünün kurduğu temasın önce 2 saat 33 dakika daha sonra 13 dakika sürdüğünü, belirlenen sinyallerin uçağın kara kutularından gelen sinyal standartlarına uyduğunu açıkladı.
Houstan son sinyallerin yeri genel olarak belirlendiğinde inceleme için bir sualtı aracı gönderileceğini de söyledi.
Pazar günü yetkililer Hint Okyanusunun dibinden belirgin ancak kesik kesik üç ses duyulduğu bildirmişti.
Cuma ve Cumartesi günleri arama bölgesinin bir başka bölümünde bir Çin gemisi sinyaller almıştı.
1 saniye aralıkla işitilen sinyallerin 37,5 kilohertz üzerinden alındığı bildiriliyor. Bu radyo frekansı, karakutuların vericilerinin ayarlandığı uluslararası bir standart.
Sinyallerin doğrulanması durumunda bir ay önce 239 yolcu ve mürettebatıyla kaybolan uçağın bulunmasında önemli bir aşamaya gelinmiş olacak.
8 Mart’ta Kuala Lumpur’dan Pekin’e giden Malezya Havayolu’na bağlı Boeing 777 uçağıyla temas yolculuğun birinci saatinde hiçbir acil durum sinyali alınmadan kesilmişti.
Yetkililer, uçağın kaçırılma, sabotaja uğrama, ya da mekanik bir arızadan dolayı düşmüş olabileceği olasılıklarını göz ardı etmiyor. Malezyalı yetkililer, ayrıca pilotların kasıtlı olarak uçağı farklı yöne çevirmiş olmalarından kuşku duyuyor.
Çok uluslu arama ekibinin koordinatörü Angus Houston son gelişmenin Boeing 777 tipi uçağı arama çalışmalarında bugüne kadar sağlanan “en umut verici işaret” olduğunu açıkladı.
Houston birkaç gün alacak daha da doğrulayıcı bilgiye ihtiyaç olduğunu ancak gemiye takılı ABD donanmasına ait ses dedektörünün elde ettiği bilginin “son derece cesaret verici” olduğunu söyledi.
Houston Avustralya gemisi Ocean Shield tarafından çekilen Amerikan dedektörünün kurduğu temasın önce 2 saat 33 dakika daha sonra 13 dakika sürdüğünü, belirlenen sinyallerin uçağın kara kutularından gelen sinyal standartlarına uyduğunu açıkladı.
Houstan son sinyallerin yeri genel olarak belirlendiğinde inceleme için bir sualtı aracı gönderileceğini de söyledi.
Pazar günü yetkililer Hint Okyanusunun dibinden belirgin ancak kesik kesik üç ses duyulduğu bildirmişti.
Cuma ve Cumartesi günleri arama bölgesinin bir başka bölümünde bir Çin gemisi sinyaller almıştı.
1 saniye aralıkla işitilen sinyallerin 37,5 kilohertz üzerinden alındığı bildiriliyor. Bu radyo frekansı, karakutuların vericilerinin ayarlandığı uluslararası bir standart.
Sinyallerin doğrulanması durumunda bir ay önce 239 yolcu ve mürettebatıyla kaybolan uçağın bulunmasında önemli bir aşamaya gelinmiş olacak.
8 Mart’ta Kuala Lumpur’dan Pekin’e giden Malezya Havayolu’na bağlı Boeing 777 uçağıyla temas yolculuğun birinci saatinde hiçbir acil durum sinyali alınmadan kesilmişti.
Yetkililer, uçağın kaçırılma, sabotaja uğrama, ya da mekanik bir arızadan dolayı düşmüş olabileceği olasılıklarını göz ardı etmiyor. Malezyalı yetkililer, ayrıca pilotların kasıtlı olarak uçağı farklı yöne çevirmiş olmalarından kuşku duyuyor.
